Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - VATANI TESLİM EDİN BU ORDUYU DA TERHİS EDİN!
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

Sayfa: « Önceki  1, 2  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 2. sayfa (Toplam 2 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Pts Kas 26, 2007 5:00 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

50 Kişi...


http://www.haber3.com/haber.php?haber_id=307446 (haber)

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=115496 (haber)

İstanbul'un altını üstüne getiriyorsa..

Devlet büyükleri de.. Bizleri SAĞDUYU'ya davet ediyorsa..

Bu iş bitmiş demektir..

Hepimize geçmiş olsun.....


Ha bu arada ....

30 Ağustos'dan beri Bayrağım asılı.. Hiç inmedi..

İndirecek babayiğit varsa.. Mermi namluda.. Bekliyorum...

Buyursun gelsin...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Pts Kas 26, 2007 10:56 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

PARÇALANAN.. DERELERE ATILAN...

YIRTILIP,YERLERDE SÜRÜKLENEN...

YAKILAN....

TÜRK BAYRAĞINI...

9 ARALIK PAZAR GÜNÜ... İZMİR-GÜNDOĞDU MEYDANINDA...


GÖNDERE ÇEKİYORUZ......

TÜM TÜRK MİLLETİ DAVETLİDİR....
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Cum Kas 30, 2007 9:37 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

vatan gazetesinden alıntı:
Alıntı:
TSK YETKİLENDİRİLDİ"

Başbakan Erdoğan, Almanya tarafından Türkiye’ye teröristlerin iade edilme süreci ve tezkereye ilişkin bir soruyu yanıtlarken de, TSK'ya 28 Kasım itibariyle sınır ötesi operasyon konusunda yetki verildiğini açıkladı. Erdoğan, şunları söyledi:
“Şu anda tezkere kullanılması olayı.. Biliyorsunuz 17 Ekim’de tezkereyi Meclis’ten aldık. Kararı aldık ve bu karar üzerine ayın 24’ünde ben Genelkurmayımıza, daha önce Genelkurmay Başkanımızın da açıkladığı gibi, talepleriyle alakalı yazı yazdım. Buna 1 Kasım’da Genelkurmay Başkanlığımıza talepleriyle ilgili yazı bana geldi. Ardından 28 Kasım günü bizler de Bakanlar Kurulu kararımızı aldık. Cumhurbaşkanımızın onayıyla şuanda sınır ötesi operasyona ilişkin Türk Silahlı Kuvvetlerimiz 28 Kasım itibariyle yetkilendirilmiştir.”

Rezaletin son perdesi .Bu açıklama millet ile resmen dalga geçmek demektir.Sabahlara kadar meclisi çalıştırıp,melanet yasalarının alayını bir gecede çıkaran hükümet;milli güvenlik sorunu için kaplumbağadan bile ağır hareket ettiğini ortaya koyuyor.Şu verdiği tarihlere bakın anlarsınız.
17 ekimde tezkere kararı çıkıyor.Beyefendi 1 hafta sallıyor,24 ünde genelkurmaya yazı yazıyor.Görüş soruluyor yazılı olarak.Bu ülkenin mgk sında bunlar zaten konuşulmuyor mu?Genelkurmay görüşlerini daha nisan ayında açıklamadı mı?Tezkere gereği için genelkurmaya emir vereceğine görüş soruyor.Genelkurmay 1 haftada cevaplıyor.Gelen yazının tarihi 1 kasım.bunlar 27 gün daha sallıyorlar.28 tarihi itibari ile silahlı kuvvetleri görevlendiriyorlar.Ne demek bu?Böyle bir süreçi yüzüne gözüne bulaştıran akepe,kar kış oluncaya kadar görevlendirmeyi sallıyor.
Şimdi sen kalkıyor diyorsun ki;"kararlıyız!".Ne kararlılık ama ?
Böyle bir ciddiyetsiz,korkak tavır ile,sen kime gözdağı verceksin?
Tezkere basit bir karar mı?Ucunda savaş var.Hani ilgili tedbirler?
Silahlı kuvvetleri ne derecede görevlendirdi?Barzani hedefte var mı?Sanmam.Bu hükümetin savaşmaktan ödü kopuyor.Bunlar demek vatan istilaya uğrasa;ki saldırıya uğradı,genelkurmay ile yazışacaklar,bilmem ne yapacaklar,o zamana kadar da,bunlar kımıldayıncaya kadar da bu ülke işgal edilecek.Şimdi böyle bir iktidar varken;bu millet kendisini güvende hissedebilir mi?Bunlar kim,siyasi irade kim,orduya emir verip harekete geçirmek kim?Dumanla haberleşen bir ilkel kabile bile,bunlardan hızlı ise;
o zaman ne gerek var bu orduya?Milletin bu kadar parası neden bu orduya harcanıyor?O kadar silah ne için alınıyor?O kadar bütçe neden bu ordu için harcanıyor?TESLİM EDİN VATANI,DAĞITIN BU KULLANILMAYAN ORDUYU,ABD NİN BİR EYALETİ OLUN;ABD DE SİZİ KORUSUN!
Yazıklar olsun!Alayınıza yazıklar olsun!Bıraksanız,o ırak a Türk milleti yürüyecek be!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
ercan_atik
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Jul 22, 2003
İletiler: 5
Şehir: İZMİR

İletiTarih: Cmt Arl 01, 2007 6:24 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

MADEMKİ VATAN TEHLİKEDE ÖYLEYSE ÜLKÜCÜLER HAREKETE
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et YIM MSNM
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Cmt Arl 29, 2007 9:28 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Şu bir kaç yıldır sayısız kez,yunan uçakları,uçaklarımıza önleme yapıyor.
Bu yunan filolarının finoları;benim kahraman Türk hava kuvvetlerim 1974 de Beşparmak dağlarındaki koruganları yerle bir ederken ne cehennemin dibindeydi?Türkiye 30.000 askerini adaya çıkarırken ne yapıyordu bu herifler;neden önleme yapamıyorlardı?Yuannides denilen cunta elebaşısı;Türkiyeye taarruz edeceğim dediği halde ne yapabildi,ya da neden dediğini yapamadı?
Bütün bu ve benzeri soruların tek bir cevabı var.Çünkü o günlerde;ki Türkiye nin 70 sente muhtaç olduğu dönemlerdi;Türk hükümeti ve Türk ordusu Kıbrıs ve Ege deki haklarımız için savaşma kararlığındaydı.
Onun için yunanistan bi tarafının üzerine oturup,olan biteni seyretmekle yetindi.Ya bugün?
Ne Türk hükümetinin ne de Türk ordusunun böyle bir kararlılığı görünüyor mu ortada?Herkes ab ci olmuş mu?Olmuş.
Yunanistan ve sözde rum devleti bu ab nin üyesi mi?Üyesi!
"Sakın ha se çıkarma ab ye almazlar"."Aman ha dokunma sonra yabancılar desteği çekar maaşları bile ödeyemeyiz ekonomi batar"
Başımıza bin türlü olay geliyor;çuvallar şunlar bunlar biz hala daha çakıldık,yerimizden kımıldamıyoruz.Biz kımıldamadıkça,bakıyorlar ki ses seda yok;tacize ,tahriklere devam.Yahu ayıp be!Türkiye,3 tarafı denizlerle çevrili koskoca Türkiye;kendi karasuları üzerinde uçaklarını rahatça uçuramıyor,ve her havalanışında taciz ediliyorsa,bu devletin dünyada ne ciddiyeti,ne ağırlığı olur?Kim takar Yalova Kaymakamı nı?
O Türkiye ki,Egedeki çıkarları için neleri göze aldı geçmişteki yıllarda.
Şimdi bakıyorum,başımıza giydiğimiz çuvalın haddi hesabı yok!
Etmeyin Ağalar,Beyler,Beyzadeler,Efendiler!
Bunların tek biri bir başka ülkede yaşansa,ve bu rezaletlere göz yumulsa;
ortada ne başbakan,ne genelkurmaybaşkanı ne de Cumhurbaşkanı kalır!
O yunan; İstiklal harbini kaybetti diye,kaç generali ve siyasiyi idam etti biliyor musunuz?
Ben anlamıyorum bu işi.Bu devleti bu kadar rezil edecekseniz,sizin oralarda oturmaya ne hakkınız var?Türk milleti sizlere bu görevleri;bizi rezil edin diye mi verdi?
Oturun da halinize ağlayın.O koltuklarda oturmak değil,onun hakkını vermek marifettir.2002 den beri Türkiye tüm kurumları ile birlikte bu kadar rezaleti sessiz sedasız seyretmektedir.Ondan sonra rte çıkıyor şöyle yaptık ,böyle yaptık diyor.Kurumların yöneticileri çıkıyor onlar da öyle yapıyor.O topu ona atıyor,o hiç üzerine almıyor pas veriyor.
Hiç mi utanmanız sıkılmanız yok?Cumhuriyet tarihinde böyle bir rezaletin eşi benzeri yok ya,daha ben ne diyeyim?
Elinizi vicdanınıza koyun,eğer varsa tabii;şu 5 yılda ne hale geldiğimize bakın.Bundan utanmıyorsanız daha ne diyelim,ne söyleyelim?
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Pzr Arl 30, 2007 10:26 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

hürriyet den alıntı:
Alıntı:
Kardak'ta gerginliği tırmandıran tahrik 30 Aralık 2007


Yaşar ANTER/BODRUM (Muğla), (DHA)

YUNAN balıkçıların ve sahil güvenlik botlarının yaklaşık üç haftadır Kardak kayalıkları etrafındaki ihlalleri sürerken, bugün sabahtan itibaren gerginlik daha da arttı.


KARDAK'TA YÜKSEK GERİLİMİN GÖRÜNTÜLERİ...

Yunan balıkçılar Kardak kayalıklarını geçip Gümüşlük ve Turgutreis'e 2 mil uzakta avlanmaya başladı. Öğle saatlerinde Yunan sahil güvenlik botu Kardak'ı 3 mil geçerek Gümüşlük önlerine kadar geldi. Türk botları Yunan sahil güvenlik botunu Türk karasularından çıkarmaya çalışırken, bölgeye zodiak botla, dalgıç kıyafetli, silahlı SAT komandolarının geldiği görüldü. Yunan botları bölgede gelişmeleri görüntülen DHA muhabirlerinin bulunduğu teknenin üzerlerine gelerek taciz etti.

Bu sabah erken saatlerde Yunanistan'ın Kilimli (Kalimons) ve Leos adalarından gelen 16 balıkçı, Kardak'ı 1 mil kadar geçip Gümüşlük ve Turgutreis önlerinde ağ ve olta atıp avlanmaya başlayınca, Turgutreis'te görevli Kıdemli Başçavuş Rıza Bayrı yönetimindeki Sahil Güvenlik botu da bölgeye geldi. Yunan balıkçılar, tüm uyarılara rağmen Gümüşlük açıklarında avlanmayı sürdürdü. Yunan balıkçılara koruma yapan AZ 060 ve AZ 161 No'lu Yunan sahil güvenlik botlarının da Türk kara sularını ihlal ettikleri görüldü.

YUNAN BOTUNUN İHLALİ

AZ 060 No'lu Yunan sahil güvenlik botunun saat 13.20'de Gümüşlük'e 1 mil uzaklıktaki Çavuş Adası'nı da geçmesi, gerginliği iyice tırmandırdı. Bölgede bulunan Türk balıkçılar, Yunan sahil güvenlik botunun Gümüşlük önlerine geldiğini görünce limanlarına döndü.

Türk Sahil Güvenlik botlarının İngilizce olarak, “Bölgeyi acil olarak terk edin. Türk karasularındasınız” uyarılarına aldırmayan ve yaklaşık 25 dakika boyunca Gümüşlük ile Yalıkavak arasındaki Türk sahillerine yarım mil kadar açıkta seyreden Yunan sahil güvenlik botunu, Türk sularından çıkarmak için Yalıkavak'taki Üsteğmen Tamer Alpuğ yönetimindeki 302 No'lu bot da bölgeye geldi. İki Türk botunun izlediği Yunan botu saat 13.50 sıralarında Türk karasularını terk etmek zorunda kaldı.

YUNAN SAT KOMANDOLARI GELDİ

Bölgedeki gelişmeleri görüntülemek üzere kaptan Hüseyin Çağlar'ın kullandığı ‘Gülnur’ adlı tekneyle Kardak'a 1.5 mil uzakta, Türk karasularında bekleyen DHA muhabirleri de Yunan botlarının ve Kilimli Adası'ndan zodiak botla gelen Yunan SAT komandolarının taciziyle karşılaştı. Yunan sahil güvenlik botlarıyla dalgıç kıyafetli, silahlı SAT komandoları, Türk karasularına girerek gazetecilerin bölgeden derhal ayrılmasını istedi. Türk Sahil Güvenlik botları, gazetecilere koruma yaptı.

Çavuş Adası ve Çatal Ada yakınlarına kadar gelen Yunan balıkçıların yaşanan gerginliğe karşın avlanmaya devam ettikleri, Türk gazetecilere el salladıkları görüldü.

TÜRK BALIKÇILAR ŞAŞIRDI

Bölgede yaşananları ibretle izlediğini söyleyen Güllüklü kaptan 62 yaşındaki Rıza Özbey, “Yıllardır bölgede Yunan balıkçılarla kriz çıkmadan yaşadık, avlandık. Kimse kimsenin sularını ihlal etmezdi. Ancak bugünkü gibi Yunan SAT komandolarının Gümüşlük önlerine kadar gelmelerine şahit olmamıştım. Bunların yaptığı tam bir çılgınlık. Bu hareketler krizi tırmandırır” dedi.

302 ve 11 No'lu Türk Sahil Güvenlik botlarıyla, AZ 040, AZ 060 No'lu Yunan sahil güvenlik botlarının Kardak civarındaki kovalamacaları gün boyu devam etti.




Havadan rahatsız etme yetmedi,şimdi de karadan ve denizden başladı.
Eder.Çünkü bu iktidarın hiç bir numara yapamıyacağını adamlar gayet iyi biliyor.Kamuoyunun adeta iteklemesiyle zar zor tezkere çıkaran,onu da aylarca sallayan bir iktidar olduğunu;çuval üstüne çuval giymesine rağmen,hala daha abd ye toz kondurmayan ve ne diyorsa yapan bir iktidar olduğunu bilmiyor mu bu yunan sanki?Bunların ab kapısında dilenci gibi nasıl yalvar yakar el avuç açtıklarını bilmiyorlar mı?
Bu ülke böyle adamlar yüzünden bombalanır,işgal edilir,her hakarete de uğrar.Bu ülke bombalansın,işgal edilmeye başlansın;bu adamlar gene abd ye koşarlar,ne yapalım diye sorarlar.Zaten bunlar aralarında yazışır çizişirken olan olur.Bunlar kımıldayıncaya kadar da,ilk darbeyi alırsın ,ondan sonra çıkaracağım diye uğraş!Savaşta yapılacak en büyük hata,düşmanı hafife almaktır.Sen hem Iraka harekat yapma,hem batıdan birlik kaydır bir işi yapacakmış gibi dünyanın askerini oraya taşı,işte senin zaafından istifade;sen oralarda sivrisinek ile bir şey yapmadan oyalanırken, meşgul iken;buralarda da bunlar olur.
Gidin abd li abilerinize ,sevgili müttefiklerinize,stratejik ortağınıza yalvarın da ;başımız yeteri kadar belada iken bir de yunan bize sorun çıkarmasın.
Abd siyasi alanda ermenileri azdırıp,yaptırım uygulamaya çalışırken,askeri alanda da boş durmayıp,başımıza sürekli yeni belalar musallat ediyor.Bu devlet Allaha emanet!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Pts Arl 31, 2007 7:53 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

hürriyet den alıntıdır:
Alıntı:
"Kardak'a bayrak dikme" krizi 31 Aralık 2007


Yaşar ANTER/BODRUM (Muğla), (DHA)

Yunan sahil güvenlik botlarının Turgutreis açıklarında Türk karasularına girerek yaklaşık 12 dakika boyunca seyretmesi, Turgutreis sahilinden gelişmeleri izleyenleri çılgına çevirdi.

İŞTE BAYRAK DİKME ÇIKARMASI.....

Havanın güzel ve sakin olması nedeniyle Turgutreis’e 5 mil uzaklıktaki Kardak civarında gelişen olayları çıplak gözle izleyebilen Turgutreisliler, teknelere binerek kayalıklara gitmeye çalıştı. Turgutreis Limanı'ndan 500 metre kadar ayrılan tekneler, Güllük’ten gelen 18 nolu Türk sahil güvenlik botu görevlileri tarafından “Kardak’a gidemezsiniz, kriz var. Artmasına neden olmayın” denilerek limana geri döndürüldü.

Turgutreis Belediyesi İtfaiye Amirliği’nde itfaiye eri olarak görev yapan Murat Bıçak, Mehmet Yardım Buhara ve Oktay Öksüz de ellerine dev Türk bayrakları alarak, Yunan botlarının Turgutreis açıklarındaki Türk karasularını ihlallerini protesto etmek amacaıyla bugün saat 14.40’da denize açıldı. Ancak itfaiciyeler de 18 nolu Türk sahil güvenlik botu tarafından durduruldu.

Sahil güvenlik botundaki görevli askerlerin kimlik kontrolü yaptığı itfaiyecilerden Murat Bıçak, Yunan botlarının Türk karasularını ihlallerini protesto etmek amacıyla denize açıldıklarını belirterek, “Gerginliği tırmandıran biz değiliz. Yunan botları Turgutreis ve Gümüşlük’e kadar gelirken biz 500 metre açılamıyoruz. Bölge halkı, bölge balıkçısı çok huzursuz” dedi. İtfaiyeciler daha sonra limana döndü.

Bölgede halen Türk ve Yunan botları ile Yunanlı balıkçıların bekleyişleri sürüyor.


Biz de buradan çılgına döndük.Olayın üstüne gitmeye çalışanlara güvenlik botundaki görevlilerin engel olması ve söylediği sözler,devlet politikasının muhteşem bir göstergesi.
Alıntı:
Kardak’a gidemezsiniz, kriz var. Artmasına neden olmayın” denilerek limana geri döndürüldü.

Karasularımızı korumakla görevli adamların sözlerine bakın.Yunan balıkçılarını ve yunan botlarını def edeceklerine,bizi sakinleştirmeye çalışıyorlar.Bu neye benzer biliyor musunuz?Kavgada yanımdaki dostun;karşımdaki düşmanın elini tutacağına;benim elimi tutup "yapma yahu diyerek elim kolum dostum tarafından tutulduğu için yumruğu benim yememe.Türk milleti bu basiretsiz,pısırık adamların yüzünden sürekli suratına yumruk yiyor.Yapan mı utansın,kader mi,yoksa bunları başımıza bela eden %47 işbirlikçi mi?
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Per Oca 17, 2008 12:41 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

İktidar yanlısı başta vatan gazetesi olmak üzere gazetelerde kuzey Irak a yapılan hava atakları hakkında yaygara yapılıyor.Ameliyathane imha edilmiş,bilmem ne olmuş,uçaksavarlar kımıldayamamış.
Bunları büyük bir utanç ile seyrediyoruz.Elbette kımıldayamıyacak,elbette kafasını mağara deliğinden bile dışarı çıkaramayacak.Elbette senin karşına dikilemeyecek.Ne başarısı bu?
Her gün yunan uçakları ege den kalkan her uçağımıza önleme yapıyor.Bu ne olacak?Başımıza giydiğimiz bunca çuval ne olacak?Bunların intikamı alındı mı?Genelkurmay ikinci başkanımız bir Irak a ,bir abd ye gidip duruyor?Ya bu ne demek?O adamlar ayağımıza gelsinler bi dertleri varsa!
Hala daha operasyon için izin koparılmaya çalışılıyor!Hem de tarih verilerek.Böyle bir devletin bağımsızlığından nasıl utanmadan söz edilebilir?
BİR KALKIŞMANIN ELEBAŞILARI ,YAKALANIP,YARGILANIP GEREKLİ CEZALARA ÇARPTIRILMIYORSA,NE O KALKIŞMA BASTIRILMIŞTIR NE DE ORTADA BİR BAŞARI VARDIR!BUNU BEN DEĞİL BÜYÜK ATATÜRK,ŞEYH SAİT İSYANINDA İNÖNÜYE SÖYLÜYOR!KENDİ ÜLKEMİZDE,KENDİ SINIRLARIMIZDA SAVUNMA YAPIYORUZ.BİR HAREKETLİLİK TESBİT EDİLEN YERE YIĞINAK YAPIYORUZ.NEDİR BU ALLAH AŞKINA?IRAK TOPRAKLARINA BİR MİLİMETRE GİRMİYORUZ.EŞKİYAYI EVİNDE BASMIYORUZ.VUR TOPÇU ATEŞİYLE,VUR UÇAKLA.NE OLDU ÖZEL HAREKAT TİMLERİ?ESKİDEN EŞKİYA İLE DAĞDA SAVAŞILMAZ,EŞKİYA TESBİT EDİLİR,İZLENİR,EVİNDE KÖYÜNDE BASILIRDI.DAĞLARDA İĞNE İLE KUYU KAZILMAZDI.VE GEREKTİĞİNDE DE O KAMPLARA KARADAN GİRİLİP VURULURDU.BİZ BÖYLE BİR SAVAŞI,VİETNAM DA BİR KÜÇÜK BİRLİK GÖRDÜĞÜ ZAMAN,DERHAL HELİKOPTER,SAVAŞ UÇAKLARI,TANK,BİLMEM NE İSTEYEN ABD ASKERLERİNDEN Mİ ÖĞRENDİK?BÖYLE BİR HAREKAT ORADA BAŞARILI OLDUMU Kİ BURADA OLSUN?BİZİM ŞANLI PİYADEMİZE NE OLDU?EĞER IRAK A TAARRUZ EDİLMEYECEKSE NİYE ORDUYU ORADA ÇAKILI TUTUP BİR ŞEY YAPMIYORUZ?NİYE HALA DAHA ÖZEL TİMLERİ DEVREYE SOKUP ORDUYU ÇEKMİYORUZ?NEDEN HALA DAHA BU SAVAŞI DÜZENLİ ORDU İLE SÜRDÜRMEKTE DİRENİYORUZ?
Bunun tek sorumlusu akepe iktidarıdır.Çünkü yunan da,ermeni de,abd de,avrupa da,pkk da,kalkışmacı kürtler de,velhasıl dünya alem biliyor ki,bu iktidar sayesinde Türk devletinin,asla şartlar gerektirdiğinde savaşmak gibi bir niyeti yoktur!Bu iktidar kısmen hippi felsefesini benimsemiş,"savaşma,seviş,bütünleş,dümenine bak para kazan,hayatın keyfini çıkar"kafa yapısı içindedir.Baş hippi de fethullah gülen denilen dallamadır.rte nin akıl hocalarından da birisidir.
Şu anda Türkiye de hiçbir kurum ve kuruluşun,başta muhalefet partileri de dahil görevlerini yaptıklarını söylemek mümkün değildir.Herkes rte nin belirlediği yapay gündemin peşine takılmış,ipteki cambazı ağzı beş karış açık seyrediyor.Cambaz;yeteneği ve cüreti karşısında ağzı açık şaşkın seyirciler olan biteni seyrederken,cambazın adamları Türkiyeyi bir tarafa sürükleyip götürüyorlar.Ve muhalefetin sahip olduğu onlarca milletvekili koyun gibi olayları seyrediyor.Ayıp be!Gidin de o beğenmediğimz İsmet PAŞA DAN DERS ALIN!40 küsur kişi ile menderesi darmadağın etmişti.Bizim yüzlerce vekilimiz var muhalefet olarak uyuyorlar.BÖYLE MUHALEFET FALAN OLMAZ!BUNA İKTİDARA BASTON OLMAK,İKTİDARIN DEĞİRMENİNE SU TAŞIMAK,VE KARAKTER ARTİSLİĞİ DENİR!EVET CHP VE MHP;BAŞROL OYUNCULARI AKEPE VE DTP NİN YANINDA KAREKTER ARTSİZT ROLÜNE SOYUNMUŞLAR;DURUM BUNDAN İBARET!İSTEYEN KIZSIN,İSTEYEN SOĞUK SUYUN ALTINA GİRSİN!GERÇEKLER BU!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Vuslatim
Forum Yöneticisi
Forum Yöneticisi



Kayıt: Nov 02, 2004
İletiler: 3121
Şehir: Turan/Almanya

İletiTarih: Per Şub 07, 2008 6:09 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bozkurtmhp.com sitesinden boncuk Ülküdasin iletileri... Hosumuza gitti, Allah (c.c.) razi olsun...


Alinti 1...

Hikaye bu ya;

Vaktiyle Ege`nin bir yöresinde tüm çevreyi titreten, astığı astık, kestiği kestik bir efe varmış. Boylu, poslu ve çok da yakışıklıymış ama hiçbir kıza gönül vermediği gibi kızlara bağlanırım diye mümkün mertebe soygunlar dışında köylerden de uzak durmaya çalışıyormuş.

Gel zaman git zaman, bizim efe şeytana uymuş ve gece şehre yalnız inmiş. Şehrin ileri gelen zenginlerinden bir Rum, efe` yi korkudan evinde ağırlamış.. Zengin Rum`un güzel ve işveli kızını gören bizim efe de kıza deli gibi tutulmuş.

Sabah dağa dönen efenin günleri, artık hep kızı hayal etmekle geçiyormuş. Adamları ile eskisi kadar ilgilenmediği gibi artık soygunlara da pek iştahlı katılmaz olmuş. Dağda otoritesinin azalacağından korkan efe, kızı babasından istemeye karar vermiş. Öyle ya; Kızın babası zengin.. Evlenip şehre yerleşirse hayatı da kurtulacak ve dağda ihtiyarlamak zorunda kalmayacak.

Kızı babasından ister ama kız, ailenin tek kızıdır ve babasının şartları vardır. Kızın babası "İlk şartım; Madem benim damadım olacaksın. O zaman bizim gibi kültürlü, medeni olmalısın. Önce bıyıklarını keseceksin ve dağda bir ay öyle Efelik yapacaksın. Sonra diğer iki şartımı da yerine getirirsen kız senin!" diye şart koşar. Bizim efe celallenir "Bıyıksız efe mi olur lan?!" diye bağırır, kızar ama adam Nuh der peygamber demez. Kaçıracak ama kız da babasının sözünden çıkmamaktadır. Efe ne yapsın? Tek çare babayı memnun etmekten geçiyor.

Güç de olsa bıyıkları keser. Ama bu kez dağda otoritesi sarsılmaya başlar.. Adamları " Efem bu ne iştir?" derler. Efe de bir kıza tutulduğunu ama babasının bu şartı öne sürdüğünü söylese de adamları inanmazlar.

Bir ay sonra kızın babasına gider ve ilk şartı yerine getirdiğini söyler. Kızın babası, bu kez; " Senin niyetinin ciddi olduğunu anladım. Benim kızım için çeyiz dizmek gerek. Dağdaki tüm altınlarını bana getireceksin. Nasıl olsa kızımı aldığında benim mallarımın tamamı senin olacak."

Efe çaresiz dağa çıkar, adamlarının hisselerine düşen altınları da borç olarak alır. Sözünde duracağının nişanesi olarak da tüfeğini arkadaşlarına verir, tabancası ile şehre gelir. Kızın babasına paranın tamamını verir. Kızın babası da " Nikah yapılmadan evimde oturamazsın. Söz yüzüğü takma törenine kadar benim bahçıvanım Yorgo ile kulübesinde kalırsınız." diyerek efe`yi Yorgo`nun kulübesine gönderir. Yorgo da çam yarması gibi bir heriftir ama efe`den çekinir. Yorgo ile efe bir müddet aynı kulübede yaşarlar.

Aradan bir süre geçtikten sonra efe kızın babasının karşısına dikilerek; Söz takma töreninin hala niye yapılmadığını sorar. Kızın babası da "Yarın bir ziyafet veriyorum. Şehrin tüm ileri gelenleri katılacaklar. Sen de o toplantıya katılacaksın ve herkesin önünde benden kızımı istersin. Ben de herkesin şahitliğinde kızı sana veririm. Kimse bana kızını korkudan verdi demez." der ve efe de kabullenir ama arkadan üçüncü şart gelir; "Sen dağda yaşamaktan insan içine pek çıkmamışsın. Böyle kaba konuşma ve yürüme ile olmaz. Benim kız sana yürümeyi ve kibar konuşmayı öğretsin de; bizi törende mahcup etme!" der.

Efe için son şart çok ağır gelmiştir ama kızı almak için tek yol bu kalmıştır. Kızdan vazgeçse dahi, artık dağa da çıkamayacaktır. Dağdakiler, alacaklarını isteyeceklerdir. Çaresiz, son şartı da kabul eder ve ne kadar ağır gelse de kızdan yürüme, kibar konuşma derslerini alır..

Akşam konakta büyük bir ziyafet vardır.. Şehrin tüm ileri gelenleri ile efenin dağdan gelen arkadaşları toplanmışlardır. Bizim efe de şehirliler gibi giyinir ama görünüşü, duruşu, konuşması itibariyle artık eski efe değildir. Yemekte herkes gözlerine inanamamaktadır. Efe yemek esnasında "Kuşum Aydın " gibi yürüyerek kızın babasının önüne gelir ve "Ben efe ...... olarak, herkesin şahitliğinde kızınıza talibim." der.

Kızın babası ise " BENİM İ...NE` YE VERİLECEK KIZIM YOK ! " diye kestirip atar.

Galiba AB yolunda Efe(!) gibi olacağız.

" Terörle mücadele yasasını değiştirin. " dediler. Yasayı değiştirdik, terörle mücadele edemez hale geldik. Artık teröristler, İstanbul`da, Mersinde, İzmir`de kısacası her yerde yürüyüş yapar hale geldiler. ( Şu anda, ABD de veya AB de El kaide yandaşları Usame Bin Ladin resimleri ile gösteri yürüyüşü yapabilir mi? ) Oysa biz, hala da şehitler veriyoruz.

" 48 saatlik gözaltı süreniz uzun kısaltın." dediler. 24 saate düşürdük. Kendileri ise Londra Metro saldırılarından sonra 28 güne çıkardılar.

" İfade özgürlüğünü genişletin ." dediler. Atalarımıza sövenleri yargılayamazken ( O. PAMUK `un davasının hangi kanuna dayanarak düştüğünü açıklayabilecek hukukçu var mı? ) Kendileri Ermeni soykırımı olmamıştır diyenleri yargılayabiliyorlar.

" Dil özgürlüğünü genişletin." dediler. Genişlettik, Kürtçe, Zazaca kursları açtık. Kendileri (Hollanda) sokakta başka dillerin konuşulmasını yasaklamaya çalışıyorlar.

" Her türlü şartı yerine getirseniz dahi, sizin ülkeniz ve nüfusunuz çok büyük olduğundan son kararda AB nin hazmetme kapasitesine (İngilizcesi tam bu anlamı vermiyor ama gazetelerde bu şekilde tercüme ediliyor.) göre sizi alıp almayacağımıza karar vereceğiz." diyorlar. Kahin değilim ama yaptıkları çalışmalara göre, Türkiye AB`nin tahmini müzakere süreci sonunda küçülmüş iki Devlet veya Federasyon olacaktır. İnanmayan Sayın Osman DİYADİN` in Ben şehit miyim, Hain mi?.. adlı kitabını ve bu haftanın (3 Şubat 2006) TEMPO dergisini okusun. Adamlar Diyarbakır Kürtlerin başkentidir diyebiliyorlar. Artık hangisini hazmedebilirlerse onu alırlar. (Peki bu kadar verdiğimiz sivil - asker şehitlerimiz mi? diye sormayın nasıl olsa onlar Türk` tü (!) )"

"Güney Kıbrıs Rum Kesimi için; Kıbrıs Cumhuriyeti olarak tanıyın, yoksa giremezsiniz! " diyorlar. Bizimkiler yakında tanıyacaktırlar. Daha doğrusu tanımak zorundadırlar. Tanıdığımızda ise; KKTC`den vazgeçtiğimiz gibi, bağımsız bir ülkenin toprağını da silah zoru ile 33 sene işgal altında tutmuş olacağımızdan(!) 33 yıllık işgal tazminatı ödeyeceğiz. (Louzidiu davası benzeri) Yetmedi; 1973 Barış harekatında ölen Rum askerleri için dahi tazminat ödeyeceğiz. Tüm bu tazminatları ödeyebilmek için herhalde Trakya`yı versek yine ödeyemeyiz. (Ya bizim şehitlerimiz? diye sormayın nasıl olsa onlar Türk` tü (!) )"

" Ermeni soykırımını biz tanıdık. Siz de tanıyın, yoksa giremezsiniz!" diyorlar. Haklı olmamız veya bizim insanlarımızın soykırıma uğramış olması önemli değil. Önemli olan onların tanımış olmaları. Yoksa, "Sizi aramıza almayız." diyorlar. Diyelim ki tanıdık; bu kez haksız yere katil millet olarak damgalanacak ve korkunç tazminatlar ödeyeceğiz. Tazminatların peşinden toprak talebi de gelecek. (Ermenilerce şehit edilen atalarımız mı? nasıl olsa onlar Türk` tü (!) )"

" Azınlıklar ve Din özgürlüğünde adım atmalısınız! " dediler. Henüz biz adım atmadan Misyoner radyolarını kurdular (İstanbul`dan dinlenebilen Müjde FM), her gün 24 saat Hıristiyanlık propagandası yapılıyor. Aynı derginin (TEMPO) 51. sayfasında da Watch Tower İncil ve Dua Örgütünün verilerine dayanarak Türkiye`de 1679 Protestan misyonerin görev yaptığını, 243 kişinin Hıristiyanlaştırılıp vaftiz edildiği belirtiliyor. Hepimiz bir gecede hıristiyanlaşsak bile bizi aralarına kabul etmezler."

" Özelleştirmeleri hızlandırın." dediler. Biz kıçımızdaki donumuzu bile satmaya kalkışıyoruz.

(Atatürk Samsun`a çıktığında Madenler yabancılarda idi, Şehir hatları yabancılarda idi, Demiryolları, sanayii yabancılarda idi. (Hatta T. ÖZAKMAN Şu Çılgın Türkler kitabında Konya`dan askeri birliği taşıyan trenin makinistinin Rum olduğunu, Türklere bu işin öğretilmediğini yazar.)

Artık kesinlikle eminim ki, biz de
Efe`nin akıbetine uğrayacağız..


................................................................


Alinti 2..


“Büyük olmak için
hiç kimseye iltifat etmeyeceksin,
hiç kimseyi aldatmayacaksın !.. “
(M.Kemal Atatürk)

- Bu villa kimin?
- KİRKOR EFENDİ'NİN PAŞAM!
- Şu Köşk?
- DİMİTRİ EFENDİ’NİN PAŞA HAZRETLERİ!
- Ya şu ilerideki konak?
- SALAMON EFENDİ'NİN!
ATATÜRK bu kez, az ötedeki toprak damlı, virane bir evin sahibini öğrenmek için sorunca, ADANALI gazi cevap verdi:
-RECEP ÇAVUŞ'UN PAŞAM!
ATATÜRK, bu duruma biraz üzülmüş, biraz da sinirlenmiş idi.
Yanındakilere emir verdi:
-ÇAĞIRIN ŞU RECEP ÇAVUŞ'U!
RECEP ÇAVUŞ gelince;
Bir asker selamından sonra, "EMREDİN PAŞAM" dedi.
Ata, bu kez Recep Çavuş'a sormaya başladı:
-Bu villa KİRKOR Efendinin, bu köşk DİMİTRİ Efendinin, şu konak SALAMON Efendinin, o virane de senin! Bu ERMENİLER, RUMLAR, YAHUDİLER ŞU BİNALARI DİKERKEN SEN NEREDEYDİN?
Recep Çavuş, yıllarca savaş meydanlarında koşturmanın verdiği gönül yorgunluğuyla cevap verdi:
- SİZİNLE BERABERDİM PAŞAM! TRABLUSGARP'TA, ÇANAKKALE'DE, SAKARYA'DA!.........
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, bu cevap karşısında gözyaşlarını Hem yanaklarına, Hem de yüreğinin ta derinliklerine akıtır!
............

“ Evet, RECEP ÇAVUŞ HAKLIDIR.Trablusgarp'ta, Çanakkale'de, Sakarya'da, Dumlupınar’da TÜRK'ÜN istiklalini korumak için savaşırken Adana'da toprak damlı bir kulübe yapmaya ancak zaman bulabilmiştir. “
“ RECEP ÇAVUŞ, TÜRK'ÜN YALNIZ İSTİKLALİNİ DEĞİL; NAMUS VE ŞEREFİNİ DE KORUMUŞTUR.

MEMLEKETİN BÜTÜN ZENGİNLİKLERİNE SAHİP OLAN AZINLIKLAR DA PARA VE MÜLKLERİNİN ÜSTÜNE YENİLERİNİ YIĞMAKLA MEŞGUL OLMUŞLARDI !.. “
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Per Ekm 28, 2010 6:35 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

29 Ekim öncesinde bunları yazmak bana çok ağır geliyor ama,artık zaman uyuma zamanı degildir.
TÜRK ORDUSU TERHİS EDİLMEK ÜZEREDİR!Avrupa gibi Türkiye de silahsızlandırılacak,iyi yönetildiği taktirde bop un önündeki en büyük engel olan tsk tasfiye edilecektir.Bunun kanıtı da şu son askerlik süresi ve sınır birlikleri meselesidir.Bilindiği gibi bir süredir akepe iktidarı;askerlik süresini kısaltmak,askerliği sulandırmak ,yandaşlarına bedelli askerlik yaptırabilmek için bir takım oyunlar içerisine girmiştir.Bunun son örneği de şu hiçbir işe yaramıyan kırmızı kitap meselesidir.Evet kırmız kitap gereklidir.Kırmızı kitap bir devletin savunma refleksidir,düşmanlarının tanımlandığı,bunlarla mücadele için kurumlar arasındaki işbirliğini sağlayacak,devletin potansiyel güçlerinin belirlendiği ve bir tehdit anında bunların anında harekete geçirilmesi planlarıdır.Ama böyle iktidar elinde o kırmızı kitap,yüce Türk milletini mosmor eden bir hale dönüştürülüyor.
Nasıl terhis edilecek bu ordu,millete bu nasıl açıklanacak?
Önce kırmızı kitaptan başlanıp,var olan tehditler yok sayılarak!
Komşularla sıfır sorun,iyi ilişkiler var ya,irtica da tehdit olmaktan çıkarıldı ya.yUNAN İLE İT DALAŞLARI FALAN BİTİRİLECEK ,ABD VE AB ÖYLE İSTİYOR YA!PKK iLE MASAYA OTURULUP O DA TEHDİT OLMAKTAN ÇIKARTILDI YA.Eee ne kaldı geriye?
Yunanistan 1000 yıllık iddialarından vazgeçti,Rusya sıcak denizlere inmeyi düşünmüyor,Arap ülkeleri bize kahpelik etmekten vazgeçti.Ermenilerin bizden toprak talepleri falan yok.İran ile can ciğer kuzu sarmasıyız.Kıbrıs da rumlar enosisten vazgeçti.
Nasıl olsa madenleri verdik,toprakları satıyoruz,cumhuriyetin fabrikalarını yabancılara veriyoruz.Ne yapacağız ki,bize ne lazım bu ordu?Abd abimiz zaten bizi koruyor.Getirmiş İncirlik e atom bombalarını,kurmuş radarlarını bizim adımıza gözetliyor dünyayı,füze kalkanlarını da bir kurduk mu,kim bizim tavuğumuza kışt demeye cüret edebilir sanki?pkk desen artık bitti kalemini kırdı abd abimiz.Terör de yok.Cemaatler devleti ele geçirmekten falan vazgeçti.Artık kadrolaşmıyorlar.Tüm Türk milleti tek vücut;ayrılmak,ayrışmak,ayrı devlet kurmak isteyen yok.Devletin diline,başkentine,bayrağına şirk koşan bozguncular falan da yok.Velhasıl tehdit diye de bir şey yok ortalık sütliman!Ne gerek var orduya,ne gerek var silaha,buna harcayacağımız para ile kalkınırız bir güzel.

Yazık degil mi kuzucuklara?En verimli çağlarında şehit olup da ne yapacaklar ki?Devir istikbal harbi devri.Çalışsınlar,vatana millete ailelerine faydalı olsunlar.Netcekler askerlik edip de!İŞTE GEREKÇE Sİ DE BU!
OYSA GERÇEKLER BUNLARIN TAM TERSİDİR!
BIRAKIN ASKERLİK FALAN KISALTMAYI,TÜRK MİLLETİ TOPYEKUN HARBE HER AN HAZIR OLMALIDIR.
Biz askerlik süresinin bir an da 2 yıl degil ama,gençlerin çeşitli dönemlerde daha kısa sürelerle silah altına alınarak eğitimlerinin yenilenmesini ve güncellenmesini bu dönemlerde çalışıyorlarsa izinli sayılmasını,bunun mali yükünü devlet ile işverenin üslenmesini,bu eğitimin yaz aylarında kısa sürelerde orta okul ve lise seviyelerine kadar düşürülerek ana okulu gibi eğitim öncesi askerliğe hazırlanılmasını ve gençlerin orduya alıştırılmasını,askerin; vatan savunması ve bununla ilgili görevler dışında kullanılması gibi bir çok yanlış uygulamanın sona erdirilerek,askerin harp sanatını ciddi olarak öğrenmesini ve sadece savaşçı yetiştirlmesini diler ve beklerken,bu devleti ve orduyu yönetenlerin takıntısı ve kavgası ASKERLİK SÜRESİ dir.Hele yedeksubaylığı kaldırmak ve adece teknik sınıflarda yedeksubay almak ne demek?Yedek Subay;bugün erlerimiz ile,profesyonel asker arasındaki bir köprüdür.Hem de eğitimli,kafası çalışan çok iyi bir köprüdür.Bu köprüyü nasıl koparır da atarsınız?Son yediğimiz güneydoğu baskınında ilk müdahaleyi yapan bir bilgisayar mühendisi,dağlıca da sabaha kadar direnen,teslim olmayan ve savaşan ve üstün cesaret madalyası alması teklif edilen evladımız yedek subay degil midir?
Çanakkale de,Sakarya da okumuş evladımız mı kaldı?Bunlar yedeksubay değil miydi?
TÜRKLÜĞÜN ÖZ CEVHERİ TAŞAR TEMİZ KANINDAN
YEDEK SUBAY ÖLÜR DE DÖNMEZ ER MEYDANINDAN! diye marşlara konu olan yedeksubayı siz nasıl masraf oluyor gerekçesi ile adeta lağvedip de sadece teknik sınıflarda konuşlandırıyorsunuz?
Anlaşılıyor ki ne bu siyasi iktidarın ne de bu orduyu yönetenlerin bu vatanı koruyup kollamaya niyetleri falan yok.Askerliğin bazı yanlış taraflarını düzeltip de,Gerçek Savaşçı yetiştirmesini sağlayacak bir kurum ancak böyle tahrif edilip de sonra da şikayet edilerek ortadan kaldırılabilir.
Kırmızı kitap yendien yazılıyormuş.Komutanlar da bu iktidara suç ortaklığı ediyorlar.
Bu yeni yazılacak kitap kırmızı falan degil mor kitaptır!Ya da pembe kitap!
VAR OLAN TEHDİTLERİ YOK SAYAN BİR ZİHNİYET VE BUNA YARDIMCI OLAN BİR KOMUTA KADEMESİ.
AKILLARA ZİYAN!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Vuslatim
Forum Yöneticisi
Forum Yöneticisi



Kayıt: Nov 02, 2004
İletiler: 3121
Şehir: Turan/Almanya

İletiTarih: Per Ekm 28, 2010 9:35 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Yaptiklari hicbirsey sasirtmiyor da, yüce Türk´ün sabri sasirtiyor.

Anlasiliyor ki Basbug Atatürk Samsun´a cikmasaydi, yani kutlu harekete biri önder olmasaydi biz bitmistik...

Ani´de kilinan Cuma Namazinin Samsun´a ayak basis sahsina dönüsmesini diliyoruz. Bu is siyaseti asti...


Denge oldu yenge...


Kaldir basini Türkoglu!...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
tamerr
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Feb 27, 2006
İletiler: 416

İletiTarih: Per Oca 20, 2011 11:00 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:


Erdoğan TÜSİAD Genel Kurulu'nda konuşuyor;

- Nükte olarak söylüyorum, TÜSİAD'ın artık açılımını okumayacaksınız, çünkü sıkıntı olabilir.

rte



Aymazlığın son belgesi. Adam resmen dalga geçiyor artık, açılımı okumayacaksınız diyor, Türk Sanayici ve işadamları derneği. Yani ne demek istiyor sizce? Türk ... okumayacaksınız. sıkıntı verirmiş.

Saygılarımla.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Sal Şub 15, 2011 8:01 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

hürriyet den alıntı:
Alıntı:

Uykum kaçtı






Metehan DEMİR 15 Şubat 2011
Uykum kaçtı
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök, Balyoz Davası sürecinde alınan tutuklama kararları ve sonrasındaki gelişmelerin ardından Hürriyet’e konuştu.

Özkök, “Bu yaşananlara tabii ki hassasiyet duyuyorum. Memleketin bu halinde yaşananları, gerginlikleri gördükçe çok üzülüyorum, uykularım kaçıyor” dedi.

BALYOZ Davası’na konu olan 2003 Mart ayındaki İstanbul 1’inci Ordu’daki seminer sırasında dönemin Genelkurmay Başkanı olan emekli Orgeneral Hilmi Özkök, Balyoz Davası süresince 106’sı muvazzaf 163 subaya dair tutuklama kararı ve sonrasında yaşanan gelişmelerin ardından Hürriyet’e konuştu. Emekli Orgeneral Özkök, bugüne dek kendisine sorulan sorular üzerine yaptığı açıklamalarının yanlış noktalara çekilmesinden aslında rahatsız. Hatta bu konuda süreçle ilgili gelişmeler ve tutuklamalara dair kesinlikle yorum yapmak istemedi. Ancak üzüntüsünü de samimi cümlelerle ifade etmekten kaçınmadı. İşte Özkök’ün sözleri:

“Bu ülkeyle ilgili önemli konularda, sağduyulu olmamız gereken meselelerde, artık hepimiz neredeyse bilincimizi kaybedip futbol takımı tutar gibi taraf tutuyoruz. Yapmamız gereken iyiye iyi, kötüye kötü demek. Doğru bildiğimizi söylemeye, kim ne der diye düşünmeden devam etmek.
İyi niyetle söylediğim

Kötü noktalara çekildi

Aslında Balyoz davasıyla ilgili yaşanan gelişmeler ve sonrasında tutuklama kararıyla ilgili meselelere girmek istemiyorum. Bugüne kadar iyi niyetle söylediğim birçok söz çok kötü niyetli noktalara çekildi. Bugün baktığımızda aslında garp cephesinde yeni bir şey yok. Yapmamız gereken ideal bir demokraside insan haklarına hoşgörülü bir biçimde, birbirinin düşüncelerine saygılı şekilde, birbirine katlanarak, en zor konuları bile tartışabilmek.
Şimdi Genelkurmay Başkanımızın veya görevdeki komutanlarımızın ben ne yapması gerektiğini, alttan gelen taleplere nasıl davranması icap ettiği üzerine bir şey söyleyemem. Bu takdir tamamen kendisine ve komuta kademesine aittir. Doğrusunu onlar bilir.

Bizim son kullanma tarihimiz geçti

Emekli komutanlar olarak biz görevimizi tamamladık, yani son kullanma tarihimiz geçti. Ama bu yaşananlara tabii ki hassasiyet duyuyorum. Memleketin bu halinde yaşananları, gerginlikleri gördükçe çok üzülüyorum, uykularım kaçıyor. Üzülmemek elde mi? Bu kadar meslektaşımızın, silah arkadaşımızın yaşadığı durumla ilgili bir hassasiyetimizin olmaması mümkün mü? Olmazsa ayıp.

Medyaya bakıyorum, herkes süreçle ilgili bir şeyler söylüyor. Tabi ki söylemek hakları olabilir ama ben eski bir Genelkurmay Başkanı olarak, dönemin komutanı konumu itibariyle sürece saygısı olan bir isim olarak konuşursam, yargıya o zaman etki etmiş olurum. Bu nedenle ‘Aslında şöyle oldu, böyle oldu’ diyerek benim bu sürece müdahalem olamaz.”

Daha çok uykuların kaçacak Paşa.Şu konuşman dahi yanlış.Keşke sussan da batmasan!
Bir askerin gelebildiği son noktaya yükselmiş birisi olarak;silahlı kuvvetlerin bu kadar tartışılır hale gelmesini sağlamanın ayıbı sana yetmedi mi?O lanet çuval olayındaki pısırıklığın yetmedi mi?Ne demek ordumuz hakkında tartışmak,ne demek orduyu taraftar gibi tutmak?Kimi tutacağım ben hoca?Tayyibi mi?Bu milletin bağrından çıkan ordum,bu ülkenin namus ocağı konusunda taraf olmayacağım da kime taraf olacağım ben?
Bu ülkede ordu dan başka tartışılacak bir şey kalmadı mı?Bu ülkenin ilerlemesine el freni mi bu ordu?Bu şanlı ocak eşkinci alayı mı ki ben bunu tartışacağım?
Ne zamandan beri gerçeklerin ortaya çıkması,adalete müdahale oldu?DARBE TESEBBÜSÜ VARSA İKTİDAR İLE CAN CİĞER KUZU SARMASI OLAN SEN NEDEN GÖREVİNİZİ YAPMADINIZ?BU OLAYIN LASTİK GİBİ UZAMASININ EN BÜYÜK NEDENİ SEN DEGİL MİSİN?İki kelime ifade ile bu davayı bitirebilirdin ama bilerek bitirmedin!
Şu açıklamaya bakın ya!Hala daha ordu da alt kademeden gelen isteklere komuta kademesinin nasıl bakması gerektiğini söyleyerek,ordunun kaynadığını ima ediyor!Alt kademe subaylara çamur atıp,isyancı olduklarını haber veriyor.
Git işine Paşa!Senin demokrat falan degil ne oldugun artık iyiden iyiye belli!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 2. sayfa (Toplam 2 sayfa)

Sayfa: « Önceki  1, 2  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1