Bozkurt NET

[-ULKUCU-GARDAS-]

Ülküdaşlarımı Başbuğların çizdiği ortak Ülküden,
MHP yi bu Ülkücü çizgiden,
Türk seçmenini de MHP den ayırma yarabbi!

Yüreği Ülkü aşkıyla yanıp tutuşan Ülkü erleri malın, mülkün, makam ve Mevkii’nin esiri olmaz.
Dava HAK davası, Vatan ve Millet aşkıysa, Ülkücü bu değerlerin en büyük fazilet ve erdem olduğunu idrak edebilmeli.
Edemiyorsa o yolun yolcularında samimiyetsizlik vardır.
Ülkücüye bakanlar kırık çerisiyle Çin Sarayını basan Kürşad’ı görmeliler.
Ülkücüye bakanlar Malazgirt’te Bizans Ordularını yenip Anadolu’ya Türk mührünü vuran Sultan Alparslan’ı görmeliler..
Ülkücüye bakanlar Çanakkale de ”Ben Size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum” diyen Mustafa Kemal ATATÜRK’ü görmeliler..
Ülkücüye bakanlar 1944′ler de ”Esir Türklere hürriyet” dediği için ve Milliyetçi Türkiye kavgası verdiği için bütün hayatı mücadelelerle geçen ve üç hilalli bayrağa asla leke düşürmeyen Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ’i görmeliler…
Velhasıl, sözünün eri olmayan, verdiği sözde durmayan insanlar adam bile değildir benim nezdimde..
Birbirini sevip saymayacaksa, birbirine kenetlenip durmayacaksa, birbirinin derdini sormayacaksa olmaz olsun böyle Ülkücülük….
Ülkücü dediğiniz yiğit ve mert olur. Sadece kendi menfaatini değil, bütün Ülkücülerin menfaatini gözetir. Vefayı İstanbul’da bir semt adı olarak gören anlayışla bırakın yol arkadaşlığını, kahve içmeye bile gidilmez.
Aynı aşka sevdalanan, aynı havayı soluyan birlikte ağlayıp birlikte mutlu olan insan yaşatabilir ancak Ülkü davasını…
Aç kalınca doyurmayan, çıplak kalınca giydirmeyen ve birbirinin derdine üzülmeyen bir dava değildir Ülkücülük…
Bizans’tan geçen hastalıkların bünyemize sirayet ettiği şu günler de ,bedenimizi ve ruhumuzu temizleyip yeniden ayağa kalkamadığımız takdir de, Ülkücülük adına tehlike çanlarının çalacağı günler yakın demektir..
ÜLKÜCÜLER DİKKAT diyorum…
ALINTI : ERTUĞRUL KALAFAT


VATAN´I ve BAYRAĞI için ŞEHİT olan KAHRAMAN Mehmetçiklerimizi, rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. AZİZ RUHLARI ŞAD OLSUN... "Sizleri tahminlerin daha ötesinde seviyoruz"

ALLAH(c.c.) emanet olunuz

ALLAH (c.c.) TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSİN (ÂMİN)
TANRI TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSİN (ÂMİN)

[-ULKUCU-GARDAS-]

Ülkücünün emeğine hürmet etmek



Bu dünyada ülkücüyü yoracak ne var;

Çalışmaktan yorulmaz,

Sevmekten yorulmaz,

Her yaşın kendisine vermiş olduğu sorumluluğu yerine getirmekten yılmaz, usanmaz.

On altı yaşında afiş yapıştırmaya başlar, duvarlara slogan yazmaktan aldığı haz bir ömre bedeldir.

Anasının oyunu alabilmek için döktüğü dil, ilahi okumak gibi ruhuna hafiflik katar.

Ocakçı yaşın verdiği yiğitlik ve milli sorumluluk kendisini ölünceye kadar takip ederken, hayata dair her şeyinde ülkücülük vardır.

Ülküdaşlarıyla kurduğu dostluk bazen kardeşlikten ileri olurken, yalnız olmadığının hissiyle kendisine olan güveni daha da artar.

Fikirlerini daha olgun kelimelerle anlatacak yaşa geldiğinde artık ocakçılar için bir abi olmuştur.

Partisinin milletimizi kucaklayan dinamiğini anlatırken, sadece bilgisi artmıştır, heyecanı aynıdır.

Seçimlerin sıcak atmosferinde aday olarak tercih edilen ülküdaşları için verdikleri emek ve döktükleri ter, hiçbir emtiayla satın alınamayacak kadar kutsal ve karşılık beklemedikleri bedelsiz bir fedakârlıktır.

Davasını büyültmek ve ülküdaşlarını makamlara taşıma arzusu, bu arzudan doğan maddi ve manevi fedakârlıklar asaletlerinin bir göstergesinden başka bir şey değildir.

Ülküdaşlarımızı hiçbir şey yıldırmaz ve yormaz, yıldıramaz ve yoramaz...

Ancak;

Uğruna canlar verilmiş, kanlar dökülmüş davalarının muzaffer olması için inanç, heyecan ve enerjilerinin zayi olduklarını gördüklerinde yıkılırlar.

Aday olan dostlarının ya da partililerinin hele ülküdaşlarının, bunca emek, bunca dua ve bunca terin üzerine yatarak başarıya tek başına sahiplenmeleri, Ülküdaşlarımın emek ve gayretleriyle oldu erdemi yerine, ben yaptım hafifliği göstermeleri bu fani dünyada Ülkücüyü incitecek tek şeydir.

Bundan dolayıdır ki;

Bu seçim ve her seçimde, partisinin gücü, ülküdaşlarının emeği ve dualarını yok farz eden ben başardım diyen insanların Ülküdaşlarımızın gönül kapılarından bir daha girmeleri artık mümkün değildir.

İnanıyoruz ki;

Adaylarımız arkalarındaki muhteşem gücü inkâr etmeden, partisine ve ülküdaşlarına olan hürmet ve sadakatini elden bırakmayacaklar.

Ülküdaşlarımızın hayallerini, inancını ve emeğini vicdanında muhafaza eden, diliyle tasdik eden bütün adaylarımıza selam olsun.

Ankara böyle bir adayla MEVLÜT KARAKAYAYLA yürüyor, bahtı da yolu da açık olsun...


ALINTI : http://www.etikhaber.com/