Bozkurt NET

[Zeybek64]

Ülkü Ocakları Genel Başkanı Harun Öztürk yayınladığı mesajda Ozan Arif başta olmak üzere ülkücü hareketin önünde engel olanlarla hiçbir müşterekleri kalmadığını ilan etti.

Harun Öztürk Ülkü Ocakları web sayfasından yayınladığı mesajda şu sözlere yer verdi:

Ülkemizde ve dünyada hemen her ideolojik teşkilat, özünde bir problemi de barındırır. Bu problem, “taraftarlık” ve “mensubiyet” kavramlarıyla alakalıdır. Bu iki kavramın temelde ciddi bir ayrımı vardır. Bu farklılığın izahı, özelikle Ülkücü Hareketin önündeki irinleşmiş yapıların muhtevasını anlamlandırmak açısından büyük önem taşır.

Ülkücülük, tanımını Başbuğ Alparslan Türkeş'ten alan, hedefi belli olan, üslubu belli olan, teşkilat yapısı ve teşkilatının kaideleri belli olan siyasi-ideolojik bir yapı, bir fikir hareketidir. Bu hareketin tarihsel süreci de bu hareketi besleyen manevi kaynaklar da bellidir. Bu noktada hareketimiz, Türk Milletinin tarihsel birikiminin özüdür ve Türklüğün misyonunu ifa ile yükümlüdür. Ülkücü Hareket, bu nokta itibariyle yıllar öncesinden kurallarını belirlemiştir. Başka bir ifadeyle Ülkücülük sadece bir süreç değil, aynı zamanda bir sonuçtur. İçinde bulunduğumuz çağda, ülkücülüğü sadece bir süreç olarak kabul edenler hâla teşkilat içinde revizyondan bahsetmekte, şekillenmesini umdukları yeni yapılarda kendisine koltuk ayarlamaktadır. Bu durum, ahlaki olmadığı gibi, ahlaksızlık ithamını da kifayetsiz bırakmaktadır. Yukarda bahsettiğimiz taraftarlık ve mensubiyet kavramları burada devreye girmektedir.

Mensubiyet, Ülkücü Harekete sadakattir. Hareketin sacayaklarına liyakattir. Bu sacayakları lider, doktrin ve teşkilattır. Ülkücü Hareketi yıkamayan kasırgaların bir türlü çözemediği, yıkamadığı yapının temeli bu sacayaklarıdır. Harekete mensup olan her ülküdaşım, kendisini lider, doktrin ve teşkilat mefhumlarına vakfetmiştir. Peki ya taraftarlar?

Taraftarlık, “olmak” değildir, olana herhangi bir şekilde sempati beslemektir. Taraftarlık idealizm değildir, bir ucu açık bırakılmış bir tercihtir. İnisiyatiften kaçmak, vazifeden kaçmak, işine gelmeyen durumlarda muhalefet güdüsüyle hareket etmek, aksayan bir taraf görünce omuz vermek yerine terk-i diyar etmek taraftar psikolojisidir. Ülkücü hareketin de bu şekilde olan taraftarları var maalesef. Ortada başarılması gereken, ulaşılması elzem olan hedeflerimiz varken, neye hizmet ettiğini bilmeyen kendisini bilmezler var maalesef. Bu hareketle ilişkisi, taraftarlıktan öteye gitmeyen, sazına ve sözüne muhalefet adına zemin arayan fikri aksaklar var maalesef. Yıllardır başka kapıları aşındırmış, başka liderlerin önünde düğme iliklemiş ve idealist insan profilini “önce idealizm, sonra realizm ve son noktada kapitalizm” olarak çizenler, bu gün bu hareketin en zirvesine talip olduklarını beyan etmektedirler. Başbuğun sağlığında Başbuğa baş kaldıran, “Türkeş Misyonu bitmiştir” ifadelerini sarf eden, bu hareketin 1980 sonrasındaki en dar ve sıkıntılı dönemlerinde sırma köşklerde beyzadelik yapanlar, Ülkücü Hareketin yükünü neye dayanarak taşıyabileceklerini düşünüyorlar. Bu düşünceleri, onların had bilmezliklerinden başka bir ifadeyle anlatılmaz kanaatimce. Sağda - solda makam mevki kovalayan bu ehl-i fitne, bu hareketin mensubu dahi değildir. Mensubiyetin hiçbir kuralını yerine getirmeyen bu zevatın, taraftarlık psikolojisi ile gündem işgal etmeleri, abesle iştigalden başka bir şey değildir.

Bir başka ruh halini ise MHP düşmanlığını siyasi malzeme yapan Muhsin Yazıcıoğlu ortaya koymaktadır. Mevcut hükümetin ülkeyi içine sürüklediği bataklıktan memnun olanlar, bu ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmaya yeminli olan MHP'yi hedef kabul ederek, taraflarını zaten belirlemiştir. Bizi ilgilendiren kısım, bunların Ülkücülük adına konuşmaları ve Türk Milliyetçilerinin siyasi kalesi olan MHP'yi yıpratmaya yönelik açıklamalarıdır. Ortaya koydukları çirkin manzara ayan – beyan ortada iken, bizim bunlara daha fazla bir şey söylememizin hiç gereği yoktur.

Bizim en önde gelen yükümlülüklerimizden bir tanesi de bu harekete sahip çıkmaktır. Ülkücülüğün fikir ocağı, yuvası ve temsil makamı Ülkü Ocakları'dır. Genel Başkanlığını yaptığım Ülkü Ocaklarının bu hususta da tavrı nettir; karakterini mala, mülke, makama satan bu kendini bilmezlerin Ülkücü Hareket adına söz sarf etme hakkı yoktur.

Türk Milliyetçilerinin Başbuğu, görevinin başında iken, Özal'ın arkasında gezmekten ar etmeyenler ( ki; bir ülkücünün Özal'ın fikirlerini doğru bulması kadar aşağılık bir durum olabilir mi?) hangi yüzle MHP Genel Başkanlığı iddiasına giriyorlar. Hayatının hiçbir döneminde Ülkücü Hareket ile hayatı boyunca hiç ilgisi, alakası olmayan bir başka zatın da MHP Genel Başkanlık iddiasında bulunması, bu cenahın içinde bulunduğu şuursuzluğu ortaya koymak bakımından traji-komik bir durumdur.

İster Ramiz Ongun, ister Namık Kemal Zeybek, ister Ümit Özdağ olsun, bu zevatın hangisinde ‘harekete sadakat' vardır? Bunların hangisinde dava adamlığından bahsedebiliriz? Bu kadronun en büyük marifeti, mensubiyet yükümlülüğünden uzak durmak, muhalefet olmanın getirdiği laf bolluğundan istifade ederek, taraftar kimliği ile haddi ve maksadı aşan cümleler kullanmaktan ibarettir..

Bu taraftarların amigolarından birisi de “Ozanım” diye sağda - solda gezip, hayal ürünü hikâyelerini kafasında realize ederek bu harekete saldırmaktan geri durmayan Ozan Arif'tir. Hâla mensubiyet şuuruna erememiş bu adam(!) görüyoruz ki; Ülkücülüğün bir sonuç olduğu gerçeğinden uzakta, meseleleri salt bir süreç olarak değerlendiren, bu noktada sözlerinin hedefini şaşırmış, edebiyatın edebini unutmuş, yatına özenle itina gösteren bu taraftarı kafilemizde istemiyoruz.

Taraftarsın Ozan Efendi. Taraftar gibi davran. Mensupların vazifesi senin boyunu aşar. Bizler görevlerimizin başındayız. Başbuğumuza sadığız, liderimize sadığız. Ülkücü Doktrin bizim imanımız, teşkilatımız ise gözümüzün nuru. Bu millete itibarını iade etmenin derdindeyiz. Sen itibar hırsızlarının ekmeğine yağ sürmeye devam et. Üstelik senin taraftarlığının özünde, Türk Milliyetçilerinin yürüyüşünden uykusu kaçan güruha mensubiyet, Bozkurtun nefesini ensesinde hissedenlerin MHP düşmanlığı vardır. Bu rezil taraftarlık, bundan böyle senin kimliğindir

Ülkü Ocakları, Türk Milliyetçiliği doktrininin hizmetindedir. Bizlerin hiçbir şahsi hesabı yoktur. Kilitlendiğimiz tek hedef; Türk Milliyetçilerinin iktidarıdır. Şahsi hesaplarının peşinde olanları ne teşkilatlarımızda görmek istiyoruz, ne de Ülkücü Hareket ile alakalı beyanat sarf edilen kürsülerde. Ülkücü Hareket, mevcut kadroları ve birikimiyle üstüne aldığı sorumluluğu yerine getirecek niteliktedir. Artık bu hareketin önünde köstek olmayın, birilerinin ekmeğine yağ sürmekten vazgeçin. Sizlerle artık hiçbir müşterekimiz kalmamıştır. Bu noktadan sonra herkes lafını bilip de konuşsun.

Harun ÖZTÜRK
Ülkü Ocakları Eğitim Kültür Vakfı
Genel Başkanı

[Zeybek64]

Selamünaleyküm Ülküdaslarim, Ozan Arifin yeni kaseti cikti basligi altindaki platformu ilk yazidan itibaren takip ediyorum. Bazi arkadaslarimiz ya Ülkücü hareketin manevi hazzina varamamis, Ülkücü hareketi ve Ülkücüleri tanimamis yada o yazilari yazmalari icin özellikle görevlendirilmisler. Bütün yazilarin cevabini degerli genel baskanim Harun Öztürk
Yukaridaki Aciklamasinda vermistir. sayin baskanin aciklamasina elestiri getirecek olanlarin bu aciklamayi en az 3 defa anlayarak okumalarini tavsiye ederim.

saygilarimla

[kadir45]

Ocaklar son noktayı koymuş.Ben böyle bir açıklamayı aylardır bekliyordum.Yılan hikayesine dönmüş bir meseleyi ocaklar kesip atmıştır ve de en iyisini yapmıştır.Gerçekten de camiada bir takım adamların kullanılarak,hareketi baltalamanın önü de bu şekilde kesilmiştir.Bunlara defalarca çağrı yapılarak,bu saygısızlığın bitirilmesi istenildi kendilerinden.Yazıda açıkça ismi geçen kişilere karşı tavrımı her zaman her yerde koydum.Kimsenin davadan büyük olmadığını defalarca dile getirdim.Ama en yetkili ağızdan bu açıklamanın yapılması,bizi rahatlatmıştır.Artık bu açıklamadan sonra,bu konuda tek aleyhte kelime yazanların,bu şahısların savunmalarını yapmaya kalkışanların bu otakta yeri olamaz.Nereye gideceklerse,nerede muhalefet yapacaklarsa orada yapsınlar.Ama burada buna izin verilmeyecektir.Bu anlamsız fitneye son noktayı,isimler vererek koyan Harun Başkanı kutluyor,genel başkana yakışan bir kararlılık ve tavır sergilediği için sonuna kadar destekliyorum.
Tanrı Türk'ü korusun!

[sinan37]

Genel başkanımız çok yerinde bir açıklma yapmıştır.

Ozan arifin geçmişte harekete verdiği güzellikler ve Ülkücü gençliğinde kalbinde kurduğu taht yine kendisi tarafından devrilmiştir.

"HİÇ KİMSE VAZGEÇİLMEZ DEĞİLDİR""

[kaganos]

Değerli kardeşlerim,


Bu konuda yazılanlar bana bir ağabeyim ile yaptığım bir söyleşiyi hatırlattı..

Zamanın birinde bir görev yapılacak.. o görevi en iyi yapanın ...

Eski bir personel olduğu söylenip o personelin ..

tekrar o göreve getirilmesi isteniyor..

O zaman ; o konudaki yetkili olan değerli ağabeyim,

Şöyle bir konuşma yapıyor;

''yeri doldurulamayacak insan yoktur''

''Yeter ki o insanı bulup, o göreve getirin''

Çok doğru bir söz...

Yıllardır bu ülkede sahte kahramanlar yaratıldı..

Bir işi kıvıramadıkları zamanda hayal kırıklığı yaşandı..

Önemli olan Gerçek kahramanların yerine yenilerini yetiştirebilmektir..

Bu kişiler yetiştiği takdirde.. yeri geldiğinde... görevini tamamlayan ,ülkesine hizmetini tamamlamış kişilerden görevi devralacaklardır...

Eğer bu DAVA tek ise , bu davaya inanmış insanlar bu uğurda canlarını vermişler ise;

Böyle bir davanın liderine saygı esastır...

Eğer düşüncelerin değiştiyse.. çeker gidersin..

kendi görüşlerine yakın siyasi oluşumlarda bulunursun...

Mertlik budur.. adam gibi adam olma budur...

Heleki bu dava içinden gelen bu insanlara bu olayları hiç yakıştıramıyorum...



saygılarımla.

[mustafayaman]

Değerli ülküdaşlarım
Daha önce temel görüşler başlıklı forum da teşkilat başlığı ile yazdığım teşkilatın ve ona bağlı dava adamlarının nasıl davranması gerektiği hakkında maddeler yazmıştım böyle bir olaydan sonra bu maddeleri bir kez de burada yazma gereği duydum
Çünkü genç ülküdaşlarımın teşkilata karşı nasıl hareket etmesi gerektiği hakkında yararlı olacağını inandığım için burada o maddeleri bir kez daha yazıyorum.

TESKILAT HAKKINDA KISA BILGILER :

1- "Devletten başka bütün teşkilatlar, kanunlara bağlıdır, arada bir tane fark vardır: Devletlerden başka teşkilatlar zor kullanamazlar"

2- "Teşkilat, kurumlar ve ilkeleriyle Türk Milleti' ni kesin olarak imhaya hazırlanan Bati kapitalizmi veya Doğu marksizmi, ama her iki halde de emperyalizmin Türkiye üzerindeki sultasına devirmek ve milli devleti kurmak için kurulmuştur".

3- "Teşkilatta demokrasi vardır fakat merkezi otoritede ve o merkezi otoriteye " itaat " vardır. Lider ne diyorsa ne istiyorsa o olur. Lider ne yapıyorsa doğru olan odur. Her teşkilat mensubu, milletine ve liderine karşı sorumlu olduğunu bir an dahi aklından çıkarmamalı, lider ve ideolojisine ters düşmemelidir".

4- "Teşkilatlarda Dava topyekün olduğu için, fertçilik yoktur, nefsi hareket yoktur, hislere kapılma yoktur, milliyetçilik vardır".

5- "Teşkilatın birliğini bozma eğilimini gösterenler acımayarak ihraç edilmelidir, çünkü teşkilat, inançta birlik demektir. Düşman bu birliği parçalamaya muvaffak olursa Türk Milliyetçiliği kitle üzerindeki etkisini kaybeder".

6-" Teşkilata gönül verenlerin teşkilatlarına istekli gelmeleri icap eder. Yürekli, imanlı, inançlı, sağlam ahlaklı ve bünyeli, fikir sahibi ve davasını götürecek, sürdürecek, taviz vermeyecek nitelikte elemanlar olmaları dava açısından çok faydalıdır".

7- "Türk Milliyetçilerinin mensubu olduğu teşkilat, ferdi çıkarların hesaplandığı ve ön plana çıkarıldığı yerler olarak düşünülmemeli ve görülmemelidir; teşkilat böylelerinin elinde ve bünyesinde olursa iflas eder".

8- "Zafer´in de, disiplinin de ilk şartı merkezi otoriteye münakaşasız inanmak ve muhakemesiz bağlılıktır. Askerin vazifesi cephede kursun yağmuru altında meydan savası veren komutanın " Hücum" veya "Ric" emri üzerinde fikir yürüterek kendi aklinin doğru kabul ettiğini uygulamak değil, komutu kanun sayarak düşünmeden itaat etmektir ki biz buna mücadelede disiplin diyoruz".

9- Disiplin; sözde, fikirde, harekette lidere uymak. lidere uygun davranış içinde bulundurmak, ondan işaret beklemek, gösterdiği hedefe mermi hızı ve mermi doğrultusunda fırlamaktır. Doğru olan, müstakil mantıkların kabul ettiği şey değil, liderin emrettiği şeydir.

10- Yalnız Anadolu Türklüğünü değil, yeryüzündeki bütün Türkleri kurtarmak gibi bir soylu ülküye gönül veren Türk Milliyetçileri, asırların omuzlarına yüklediği sorumluluğu bir an dahi unutmadan, gerçek bir askeri disiplin içinde teşkilatın disiplinine riayet etmelidirler.

11- Teşkilatın başarısızlığı teşkilatın kusurlu islediğini gösterir.

İşte bunun içindirki teşlilata dolayısı ile lidere ve liderin sözlerine karşı gelemez karşı gelende kim olursa olsun bunun sonucuna katlamak zorundadır.
Başbuğ Alparslan Türkeş'in dediği gibi
''Emirlere mutlak itaat lâzımdır. Laubali, gevşek, disiplinsiz, metotsuz kimselerle dâvamız yürümez. Her şeyde örnek olmak lâzımdır''.

[hasan1299]

bu kişiler devlet bahçeliye muhalefet ediyorlar diye davadan uzaklaştırılamazlar.kimsenin hakkı değil bu.bende devlet bahçeliye muhalefetim ama devlet bahçeliye muhalif olmam demek mhp ye oy vermeyeceğimanlamına gelmez.ben son nefesime kadar mhp ye oy vereceğim.devlet bahçeli başbuğun sağlığı zamanında başbuğa muhalefet etmişti.kimsenin bunları hatırladığı yok.devlet bahçeliye birilerimuhalif oldu diye o kişilerihemen silip atıyosunuz.o kişilerin ülkücülüğünü tartışmak kimsenin haddi değildir.hepsi bu davanın neferleridir.birlik olmamız gerekirken ayrılığa doğru gidiyoruz.türkiyenin herzamankinden çok mhp ye ihtiyacı olduğun bu dönemde ayrılığın bu davaya yararı olmaz..ALLAH TÜRK Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN

[Vuslatim]

Mesele muhalif olmak ile sinirli degil ki...

Muhalif olur, ic dinamikleri harekete gecirirsiniz.

Muhalif olmak demek, partiyi, lideri yerden yere vurmak degildir. Birlik olunacagi yerde lidere karsi harekete gecirerek hareketin önünü tikamak degildir.

Muhalif olmak, her agzina geleni söylemek degildir.

Ülkücü Hareketi yasadigi yönündeki destanlar ile tanidiginiz Arif Sirin Frankfurt´un merkezi bir yerinde bir kahvehanede agzinda cay kasigi ile iskambil oynayarak mi muhalefet yapiyor?

Bunlari yazmamak icin uzun zamandir sustuk. Kol kirilir yen icinde kalir dedik. Daha fazla yazmak istemiyoruz.



Muhalif olursun. Eksikleri belirleyip, cözümler yönünde görüs bildirirsin. Ülkücü irade mutlak sahiplenecektir.

Küfredercesine agir hakaret etmek ile muhalif olunmuyor. Daha dogrusu gercekciligi ortadan kaldiriyor.

Ne zannediyorsunuz? Bizim de hosumuza gitmeyen veya eksik ördügümüz cok yer var. Bunlari dile getirirken Ülkücü adabindan ödün vermemeye gayret ediyoruz.

Biz ki bu cahilligimiz ile bunu düsünürken, bir neslin modeli Arif Sirin bu kadarcigi düsünemiyor mu? Mutlaka düsünüyor. O zaman artik art niyet ariyorum. Bu kadar israrci bir muhaliflik baska pazarliklarin kokusunu aklimiza getiriyor.

Saygilarimla....

[hasan1299]

benim söylemek istediğim muhalif olan herkesin davadan dışlanmasıdır.ben burda kişiler üzerinden konuşmuyorum ozan arifin son kaseteni sinledim hiç yakışık olmayan sözler söylemiştir devlet bahçeliye bunutasvip etmek doğru değil zaten.muhalefet yaparken yapıcı muhalefet yapmak gerekir.ve genel başkanın muhalefet yapanlara karşı dışlayıcı bir tavır sergilememesi gerekir.ben herzaman mhp liyim 1000 tane oyum olsun 1000 tanesinide mhp ye atarım bundan kimsenin kuşkusu olmasın.diğer muhalif olan herkes böyle düşünmelidir.biz kişiler üzerinden siyaset yapmamalıyız biz ülkücü hareketi yükseklere taşımak için var gücümüzle ayrım gayrımolmadan birlikte çalışmalıyız. ALLAH TÜRK ü korusun ve yüceltsin

[kadir45]

ülküdaşım hasan1299;
galiba iyi anlatamıyoruz.Kendi yazdıklarınla,kendi içerisinde çelişki dolu.
Mesele 1 oy atmak değildir.1 oy atarken,1000 oyu milleti nefret ettirip kaçırmamaktır!Kendi ağzınla Arif'in kasetinde Lidere yakışıksız sözler ettiğini kendin söylüyorsun.Ben dinlemiyorum Arifi.Bu senin beyanın.Ne yapsın şimdi teşkilatlar;aferin mi desinler?NE BİRLİĞİ,NASIL BİRLİK BU?Meseleye yaklaşma tarzını da anlayamıyorum.Teşkilatlar bir bildiri yayınlamış.Bunları dışlamışlar,sen hala nasıl olur diyorsun.Muhterem ülküdaşım.Sen lideri dinlemiyorsun,teşkilatı dinlemiyorsun,Allah aşkına kimi dinlersin sen?Bizim de onaylamadığınmız isimimler var,beğenmediğimiz işler de.Bunlar uluorta,kamuya açık bir forumda vıdı vıdı tartışılır mı Allahaşkına?Sen bölücülerin,ya da rte cilerin böyle bir şey yaptıklarını hiç gördün mü?Lider ve teşkilatlar,ancak ve ancak kurultayda sorgulanır.Belli bir zaman dilimi için yetki almış adamları dinlemeycek de kimi dinleyeceksin peki.Bunu bir türlü size,ve sizin düşüncenizde olan arkadaşlarımıza anlatamıyoruz.Burada lideri savunanları tasma takmakla itham edecek derecede,lider,teşkilat,ülkücü doktrininden habersiz adamlar çıktı?Bu ne saygısızlıktır?Biz sana diyormuyuz ki kurultayda illa şu şahsı destekle diye.Orada ne yapacaksanız yapın.Sen genel başkan olsan,bu Arif'i bu kadar konuştururmusun?Vallahi ben kONUŞTURMAM.Ne laftan anlıyor ne dur'dan.Kan davası haline getirmiş işi böyle rezalet olur mu?Sen burada ülkü ocakları genel başkanına da tavır koyuyorsun?Ne iş bu kardeşim?NASIL DIŞLAR DİYORSUN HALA.DIŞLAMIŞ İŞTE.GİDİP OCAK GENEL MERKEZİNDE HESAP SOR MADEM KENDİSİNE!
Burada partiyi disiplinsiz,başı ucu belli olmayan,birbiriyle kavgalı adamlar topluluğu olarak göstermenin bir manası var mı?Seviyorsan alır kasetini dinlersin.Ben nefret ettim dinlemiyorum!Var mı bir diyeceğiniz?Beğenmek zorundamıyım Arif'i?Birkaç yıl önce Sefai Usta ile bir konser öncesinde ve sonrasında konuştuk.Yok mu bizim sıkıntılarımız?Ama herşeyin bir yolu yöntemi var!Tekrar ediyorum,mesele senin vereceğin bir oy değil.100 oy da bulup verdirsen,burada 1000 kişiyi nefret ettiriyorsunuz partiden.Buna da biz müsaade etmiyeceğiz.Siz hala burada lideri,teşkilatları eleştireceğiz diyorsanız,biz de size diyoruz ki,hayır bu otakta 66.yeniçeri ortası gibi,eşkinci alayı gibi ülkücü istemiyoruz.Geç karşıma bire bir eleştir.Seviyeli konuşursan kılım kımıldamaz dinlerim.Ama yetmişiki milletin gözünün kulağının olduğu bir forumda biz bunu yaptırmayız ülküdaşım.Bu size demokratik de gelse,gelmese de hiç bir şey değişmez.Bu site muhalefet gurubunun sitesi değil.Bizler,lider,teşkilatlar ve doktrine sonuna kadar bağlı insanlarız.Umarım bizi anlamışsındır.Lütfen bana bir daha bu konuda birşey yazdırmayın.

[hasan1299]

ben yazdıklarımda çelişki olduğunu zannetmiyorum.ben ozan arifi son yaptıklarından sonra zaten tasvip etmiyorum.bu durumda genel başkan ozan arife ne yapsa yeridir.ikincisi mhp nini başında kim varsa ben onu dinlerim o kişiye muhalefet etsem bile sonuçta hareketin lideri odur bizlerede yakışan lideridinlemektir.onun aksine hiç bişey yapmadım kendi adıma konuşuyorum.ben muhalifler dışlanmasın derken lidere küfredenlerden bahsetmedim .devlet bahçeliye muhalefet eden güzel insanlardavar o kişilerinde harekete tekrar kazandırılması gerekir diye düşünüyorum.bunu söylerken son zamanlarda mhp ye karşı kurulan türkiyem topluluğu yada kuvayi milliye hareketini tasvip etmiyorum ve kesinlikle o topluluklara girenlerin karşısındayım .benim muhalifliğim yapıcı bir muhalifliktir.teşkilatın başında kim varsa onun yanındayız ama genel başkan seçimine kadar.kendimi yanlış anlattıysam kusura bakılmasın özür dilerim yanlışanlaşıldıysam.ben ve çevremdekileri mhp nin tek başına iktidarolması için var gücümüzle çalışıyoruz.davamızı bilmeyenlere anlatıyoruz davamıza yeni kişiler kazandırmya çalışıyoruz.eğer bu yoldan dönersem yaşamak bana haram olsun.ALLAH TÜRK ü korusun ve yüceltsin

[Vuslatim]

Ortaya yaziyorum..

Herseye muhalif olmak bir hastaliktir. Insanlar kendi egolarinin, eksikliklerinin, psikolojik durumunun ve saire gözönünde tutarak muhalif olup olmadigina bakmalidir.

Muhalifleri cesitlere ayirabiliriz.

Pazarlik icin muhalif olanlar.
Birileri muhalif diye muhalif olanlar.
Allah (c.c.) rizasini gözeterek muhalif olanlar... Ve saire..

Biz inaniyoruz ki Ülkücüyüm deyip te herseye muhalefet serhi koyanlar gercekte kendi eksenlerinde kisir döngüde olanlardir. Onlar ne kadar muhalif olsalar da Dünya dönmekte ve sirk tüm carkini samimi inananlarin zararina isletmektedir.

Bu noktada muhalif olup yan gelip yatmak yerine Allah (c.c.) rizasini gözetip O´nun ugrunda mücadele vermek aslolandir.

Ülkücü Hareket her türlü birikimi ile bu zorlu dönemlerden gecerek Türk´ün ümid isigi olmaya devam edecektir. Buna inanmisiz, inanmaya devam edecegiz. Inanmayan var ise bosa gayret göstermesin. Zira kendilerini kandirdiklari gibi inanan insanlarin beyinlerini bulandirmaktan baska bir ise yaramayan bu gevsekligi kendilerine saklasinlar.

Kimi insanlar vardir ki sabah kalktigi karaktere bürünür. Uykusunu alamamislar ise o gün hic birseyi begenmez herseye dil uzatir, garip takintilara bürünürler. Ülkücüler böyle olmamali.

Günün 24 saati Ülkücüyüz. Hatta mümkün ise ertesi günden ödünc alip günde 25 saat Ülkücü olmaya gayret etmeliyiz.

Ülkücülük bilinci, haysiyeti tüm hücrelerimizde yer bulmadikca olgunlasmisliktan ve gelecegin Milliyetci Türkiye´sini kurmaya talip olmaktan söz edilemez.

Sözün özü...

Titreyip kendimize dönme zamanidir...

Kisi mümkün ise önce kendine muhalif olmali, kendini elestirip, Hz. Ömer gibi sinava cekmelidir.

Bu böyle olmadikca vay halimize..

Saygilarimla..

Allah (c.c.) Türk´ü korusun ve yüceltsin...

[sinan37]

Değerli ÜLKÜDAŞLARIM sizlere bir örnek vererek anlayamadığımız ve zamanla anlaşılabilecek bazı hassas konularda bin düşünüp bir konuşmamız gerektiğine inanıyorum...

YIL 1996 YER ANKARA .MHP BÜYÜK KONGRESİ .HABERLER.......

Ülkücülerin Başbuğ'u Alparslan Türkeş toplantıda, ‘‘Dörtnala uzanıp uzak Asya'dan / Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan / Bu memleket bizim’’ dizelerinin yer aldığı nazım hikmetin ünlü şiirini okuması da ülkücüleri kızdırdı.


HATIRLAYIN O DÖNEMDE TEŞKLATLAR AYAĞA KALKMIŞTI HTTA BZI PARTİLİLER GENEL MERKEZE FAKS ÇEKEREK BAŞBUĞUN BUNADIĞINDAN ŞİKAYET ETMİŞTİ....................

VE YILLAR SONRA RAHMETLİ BÜYÜK SIRRINI AÇIKLADI.......

"ÜLKEMİZ ÇOK KÖTÜ BİR DÖNEME GİRMEKTEDİR BU YÜZDEN BAZI FİKİR AYRILIKLARINI BİR KENARA BIRARAK GÖRÜŞÜ NE OLURSA OLSUN MİLLETİMİZİN KURTULUŞU İÇİN VATANSEVERLER OLARAK BİRLİKTE HAREKET ETMENİN ZAMANI GELMİŞTİR""


Ve yıllar sonra anlıyoruzki BAŞBUĞUMUZ..SEN HEP HAKLI ÇIKTIN..MEKANIN CENNET OLSUN...........................

[worcayk]

Basbug´um Ozan dedik, abi bildik bos imis Kabarmasi sadece mimik kas imis Ülkücü yüregi mi? Bence tas imis Evladim dedigin ozani bugünlerde gör Basbug´um Evlad atasina nasil sirt dönermis sor Basbug´um Düstü bir yanlisa biryandan isminizi kullanir Ayrilik otu eker Basbug´um. Icimizde dallanir Yesil kizil komunist aramaz sadece bize cullanir Evladim dedigin ozan menfaat ...