Bozkurt NET

[mustafayaman]

32 Etnik Unsur Safsatası

Bazı kişi ve kurumlar Türkiyenin etnik yapısı hakkında ısrarla yanıltıcı ve abartılı rakamlar veriyorlar. Başbakan Erdoğan da geçenlerde aynı hatayı yaptı: Türkiyede 32 etnik kökenli halk varmış! El insaf! Başbakan da bu hatayı yaparsa!... Kimmiş bu etnik "halklar"? Azeriler, Karapapaklar, Türkmenler, Yörükler, Dadaşlar, Uygurlar, Tatarlar, Kazaklar, Çepniler, Avşarlar, Ahıskalılar, Pomaklar, Tahtacı Türkmenler, Abdal Türkmenler.... sv. İyi de kardeşim, bu toplulukların hepsi sapına kadar Türk! Hepsi aynı dilin, aynı soyun, aynı kültürün mensupları. Büyük çoğunluğu Oğuz-Kıpçak boyuna mensup. Ülkemizin sadece belli yerlerinde (Tatarlar Eskişehirde, Uygur ve Kazaklar İstanbul Zeytinburnunda, Kırgızlar Vanda) yaşayan ve sayıca çok fazla olmayan Tatar, Uygur, Kazak ve Kırgız Türkleri ise Türklüğün Çağatay koluna mensup. Üstelik Türkiyedeki bu soydaşlarımız çok yüksek bir Türklük şuuruna sahiptir. Bu kardeşlerimizi ayrı millet gibi göstermenin anlamı nedir? Bu propaganda daha ziyade Batılı bazı ajan provakatörlerin zaman zaman gündeme getirdiği bir yöntemdir. Aklı başında hiçbir kimse bu saçmalığa itibar etmez. 32 etnik unsur diye nitelendirilen toplulukların 20si Türk boylarıdır. Mesela Ahıskalılar, Azeriler ve Karapapaklar Kafkas Türküdür, Tahtacı Türkmenler orman köylüleridir... Bu Türk boylarının da neredeyse tamamı Sünni İslam anlayışına sahiptir..Kaldıki farklı mezhebe sahip olanlar da bizim kardeşlerimizdir. Bu anlamda da hiçbir sorun yoktur. Bu Türk boylarına verilen isimler mahalli isimlerdir. Fakat birtakım artniyetli veya Türklük şuurundan yoksun insanlar özbe öz Türk olan bu Oğuz ve Çağatay boylarını, Vahşi Batının "Kürtçülük Oyunları"na alet ediyorlar. GÜRCÜLER, BOŞNAKLAR, ARNAVUTLAR, ÇERKESLER... Gelelim diğer etnik "halklar"a.. Kimdir bunlar? Arap, Arnavut, Boşnak, Gürcü, Laz, Çerkez, Lezgi, Abaza... Ülkemize Balkanlardan, Kafkaslardan, Ortadoğudan gelen çeşitli topluluklar Osmanlı Devletinin emanetidir. Acaralı Gürcüler, Boşnaklar, Çerkesler, Arnavutlar Osmanlı döneminde müslümanlığı tercih etmiş ve Türkleşmişlerdir. Balkanlarda da Kafkaslarda da Türklükle Müslümanlık birbirinin ayrılmaz parçası olmuşlardır. Bu topluluklar müslüman olmakla Türk olmanın gururunu birlikte yaşamışlardır. Bugün ülkemizde Boşnak, Arnavut, Çerkes diye nitelenen vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu da mensubiyetlerini Atatürkün, "Ne mutlu Türküm diyene" sözünde bulmaktadırlar ve Türkleşmişlerdir. Türk Milleti en zor zamanlarında bile bu kardeşlerine kucak açmış ekmeğini bölüşmüştür. Laz diye nitelendirilen vatandaşlarımıza gelince... Lazlar küçük bir Kafkas topluluğudur. Karadenizin bazı bölgelerinde Laz kökenli vatandaşlarımızın olduğu doğrudur. Ancak bunların sayısının 50 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Yani Karadenizlilerin kahır ekseriyeti Laz değil, Oğuz Türküdür. Oğuzların Çepni boyundandır... Ne yazık ki günümüzde Karadenizli denilince akla "lazlar" gelmektedir.. Lazlar ülkemizde çok küçük bir müslüman topluluktur. Onlara azınlık demek de doğru değil; çünkü onlar Karadeniz Türklüğü ile bütünleşmişlerdir. Bu vatandaşlarımız da Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve bayrağına saygılı insanlardır. Rum destekli bazı "enteller" ve sözümona "sanatçılar" bu konuyu çok kaşıdılar ama başarılı olamadılar. Çünkü Karadeniz Türklüğü hainlerin karşısında adeta bir çelikten duvar olmuştur! KÜRTLER, ZAZALAR, ARAPLAR VS. Türkiyede aydın geçinen Kürtçü yazar çizer takımı , Doğu ve Güneydoğuyu komple Kürt zanneder.. Hatta Batılı çoğu vatandaşımız bile zaman zaman giyimine kuşamına bakıp bu bölgelerimiz hakkında yanlış kanaatlere kapılır.. O yüzden bazı kesimler Kürt sayısını abartır da abartır.. Oysa öyle değil. Mesela benim doğum yerim olan Karsta nüfusun büyük kısmı halen Türktür. Karsta Karapapak, Azeri, Yerli ve Türkmenler çoğunluğu oluşturmaktadır. Aynı şekilde Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Iğdır, Ardahan gibi şehirlerimizde Kürt vatandaşlarımızın sayısı yüzde 10un altındadır. Van, Adıyaman, Ağrı, Bitlis gibi şehirlerimizde de önemli bir Türk nüfus vardır. Şanlıurfa, Mardin, Siirt gibi şehirlerimizde ise Arap, Kürt ve Türk yoğunluklu bir nüfus yapısı vardır. Diyarbakır, Hakkari, Şırnak gibi birkaç şehrimizin dışında Kürt vatandaşlarımızın yoğun yaşadığı fazla bir yer yoktur. Kaldıki bu şehirlerimizde yaşayan vatandaşlarımızın çoğunun da PKK ve ayrılıkçılığa karşı olduğunu düşünüyorum. Kürt vatandaşlarımız birkaç kısma ayrılıyor.. Kürtler, Zazalar, Kürtleşen Türkler, Kürtleşen Araplar... Bin yıl boyunca beraber yaşadığımız,aynı kaderi paylaştığımız, akraba olduğumuz Kürtler ne yazık ki son 100 yıldır hep Batılıların kötü emellerine alet oldular.. Kurtuluş Savaşı sırasında Şeyh Said isyanı İngilizlerin oyunuydu. Aynı İngilizler Arapları da Türkler aleyhine kullandı.. Bugünkü Ortadoğunun perişan hali aslında İngilizlerin eseridir!.. Elbetteki bütün Kürt vatandaşlarımızın hepsini aynı kategoriye koyamayız. PKKnın ve yabancı istihbarat örgütlerinin etkisinde kalan belli gruplar vardır ve bunların sayısı küçümsenmeyecek orandadır. Ancak PKKyı lanetleyen ve Türk Devletine ve bayrağına saygılı kesimler daha çoktur. Türkler ve Kürtler arasındaki en önemli payda İslam kardeşliğidir... ERMENİLER, RUMLAR, YAHUDİLER, SABETAYİSTLER, YEZİDİLER... Türkiyedeki azınlıklardan ve etnik unsurlardan bahsederken akla ilk önce; Ermeniler, Rumlar, Yahudiler, Yahudi dönmesi Sabetayistler ve Yezidiler gelir... Resmi rakamlara göre Türkiyedeki Ermeni sayısı 40 bin civarındadır. Bir de gizli Ermeniler gerçeği vardır. 1915 yılındaki tehcir sırasında bazı Ermeni çocukları Doğu ve Güneydoğuda çeşitli ailelere evlatlık verilmişlerdir. Bu çocuklar müslüman olmuş ve bulundukları toplumun geleneklerine uyum sağlamışlardır. PKK elebaşısı Aponun soyunun buradan geldiği tahmin ediliyor. Yine Türkiyede yaşayıp Türk düşmanlığı ve Ermeni sempatizanlığı yapan bazı insanların geçmişlerinin de mutlaka araştırılması gerekiyor. Bu bir realite.. Rumlara gelince... İstanbulun Türkler tarafından fethinden sonra pekçok Rum İstanbulda yaşamaya devam etti. Kurtuluş savaşı sonrasında İstanbul Rumlarıyla Batı Trakya Türkleri arasında mübadele yapıldı. Pekçoğu o zaman Türkiyeyi terketti. Kalan kısmı ise 1950li yıllarda Türkiyeden göçtüler. Bugün sadece 1500-2000 kadar Rumun Türkiyede yaşadığı tahmin ediliyor. Ülkemizdeki Yahudi azınlık ise iki gruba ayrılıyor. Kimliklerini açıkca yaşayanlar ve (Yahudi dönmesi) Sabetayistler.. Sabetayistler pekçok alanda etkin konum ve görevlerde bulunuyorlar. Özellikle medyada ve iş dünyasında Sabetayistlerin önemli bir gücünün olduğu herkes tarafından kabul ediliyor. Tahminlere göre Türkiyedeki toplam Yahudi sayısı 30 bin civarında. Yezidiler ise giderek yok olmaya yüz tutan küçük bir grup. Ortadoğulu farklı milletlerin karışımından meydana gelen bu topluluk küçük bir azınlık olarak Mardinde varlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar. Türkiyede gerçek anlamda azınlık sınıfına giren gayrimüslimlerin toplam sayısı 100 bin civarındadır. RAKAMLAR ABARTILIYOR... 1993 yılında TGRTde bir program yayınlanıyordu. Adı: İstanbuldaki Anadolu. Her hafta değişik bir vilayetimizin önde gelen şahsiyetleri programa katılırlardı ve İstanbuldaki 1 milyon hemşehrilerinin olduğunu söyleyerek konuya girerlerdi. Her hafta aynı rakamlar verilirdi: 1 milyon Karslı, 1 milyon Erzurumlu, 1 milyon Erzincanlı, 2 milyon Sivaslı, 2 milyon Kastamonulu... Liste böyle uzayıp giderdi. Program konuklarının verdikleri rakamlara itibar edilirse İstanbulun nüfusu 80 milyonu geçiyordu. Halbuki o tarihte İstanbulun nüfusu 10 milyonun da altındaydı. Bu işkembeden ve desteksiz atma alışkanlığı etnik unsurlar konusunda da ortaya çıkıyor. Bunların iddialarına bakılırsa Türkiyede 20 milyon Kürt, 2 milyon Gürcü, 2 milyon Çerkez var, 3 milyon Arnavut ve Boşnak var... Bu rakamların hiçbiri doğru değildir. Bazen daha da abartılı rakamlar veriliyor. Bu rakamlara inanmak için İstanbulun 80 milyon olduğuna inanmamız gerekecek! Pekçok araştırmacının ve bilim adamının tesbitleri ve benim de şahsi inacım şudur: Türkiyedeki Kürt sayısı asla 8 milyonun üstünde değil. Gürcü, Boşnak, Arnavut, Çerkez, Arap gibi unsurların toplamı ise taş çatlasa 4 milyonu geçmez. Çünkü Balkanlardan Türkiyeye göç edenlerin önemli kısmı Türk kökenlidir. Üsküb, Ohri, Kalkandelen, Gostivar, Debre; Kırcali, Haskova, Şumlu, Deliorman, Sancak, Kosova, Batı Trakya gibi yerlerden gelenlerin soy kütüğüne baktığımızda büyük kısmının Türk kökenli olduğu anlaşılır. Yine Kafkaslardan gelenlerin çoğu da Azeri, Karapapak gibi farklı Türk boylarıdır. Türkiyede Çerkez kökenli vatandaşlarımız çok küçük gruplar halinde Anadolunun pekçok şehrinde olmakla birlikte, Düzce, Aadapazarı gibi küçük yerlerde yoğunlaşmışlardır. Aynı şekilde Gürcü vatandaşlarımız da daha çok Artvin, Adapazarı gibi yerlerde öne çıkmaktadır. Arnavut, Boşnak vatandaşlarımız ise Bursada ve İstanbulun Bayrampaşa, Alibeyköy, Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa gibi semtlerinde yoğunlaşmaktadırlar. Hepsi de bizim kardeşimizdir. Türk halkıyla bütünleşmişlerdir. Eğer farklı düşünenler varsa-ki çok az da olsa Avrupa Birliği fonlarından ve bazı Türk düşmanı kaynaklardan beslenen bazı küçük gruplar vardır- onlara derhal Gürcistana, Bosna-Herseke, Arnavutluka, Makedonyaya ya da Çeçenistana gitmelerini tavsiye ederim; Hem Türkiyenin ekmeğini yiyip hem de Türk Milletini sırtından hançerlemek aşağılık bir davranıştır! 75 milyon nüfuslu Türkiyede etnik bir mozaik yoktur. Etnik mozaikten sözedebilmek için farklı bir etnik yapının yüzde 35 nüfusa sahip olması gerekir. Tarihçilerin ve araştırmacıların ölçüsü budur. Oysa ülkemizde etnik halklar diye nitelendirilen bütün toplulukları toplasanız bırakın yüzde 35i yüzde 20 bile etmiyor. Batılıların oyununa gelmeyelim! Nüfusunun yüzde 19unu oluşturan 17 etnik grubun yaşadığı Fransada kimse mozaikten sözetmiyor. Fransada mozaik yok, Türkiyede var öyle mi! Geçiniz! Türkiye Cumhuriyetini kuran mutlak irade ve unsur Türk Milletidir. Hal böyleyken birilerinin çıkıp 32 etnik unsurdan sözetmesi en hafif tabiriyle ayıptır! Seyfullah Türksoy

[kadir45]

Bütün bunların hepsini;bilerek,kasten söylüyor.Türklerin kökenini falan bilmez başbakan.O derece tarihi bilgisi falan da yoktur.Ama bölücülüğün nasıl olacağını çok iyi bilir.Bunun kanıtı da kürt olayına yaklaşımıdır.Etnik sınıf lafını çıkarıp ortaya koymasıdır.
Başbakan ;ümmetçiliğe inanan bir insan olarak milliyetçilik hakkında zerre kadar fikir sahibi değildir.Bu akşamki İstanbul ziyareti esnafla bayramlaşma tv görüntülerinde,hala milliyetçiliği kafatasçılık olarak yorumladı ve saptırdı.Milliyetçilik nedir?Hiçbir tarife falan gerek yok.Başbakanın yaptıklarına bakın.Onun yaptıklarının taban tabana 180 derece zıttı;milliyetçiliktir.Bu düşüncede bir adamın,milliyetçi oylara sahip olmak amacıyla ortaya atıığı,milliyetçilik görüşü tek kelime ile gülünçtür.
Yaptığı hareketler,uyguladığı iç ve dış siyaset ile bu ülkede Milliyetçiliği ağzına alması gereken en son adam rte dir.

[Sebas]

bu herif kasten yapiyor, kasten boyle demeçler kullaniyor !!
Milletin sabrini zorlamasinlar !! yazik olur !!

Allah Turk'u korusun

Turkiye'de tek kimlik var, TURK'luktur efendiler !!!