Bozkurt NET

[mustafayaman]

Zamanında 7 melletvekili bulduk diye yere göğe sığmayanlara Başbuğdan cevaplar. Yazık ki eski alışkanlıklarını hala devam ettiriyorlar.


KSIYON’un 9. sayısında “Yazıcıoğlu: Koalisyona evet ama...” başlıklı bir yazı yayınlanmış ve BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun MHP ve koalisyon ile ilgili görüşleri belirtilmişti. Bunun üzerine MHP’den bir açıklama gönderildi. MHP ve Genel Başkanı Alparslan Türkeş Vekili Av. Sırrı Erkuş imzasıyla gönderilen açıklamayı aynen yayınlıyoruz:

--------------------------------------------------------------------------------

“Sayın Muhatap

Yazıişleri Müdürlüğü’nü deruhte ettiğiniz haftalık haber yorum dergisi AKSIYON’un, 4–10 Şubat 1995 tarihli 9 uncu sayısının 6–7 nci sahifelerinde yer alan; “SHP’NIN HÜKÜMETTEN AYRILMASI HALINDE ÇILLER, KOALISYON IÇIN MHP VE BBP’IN KAPISINI ÇALACAK. MHP KOALISYONA HAZIR” üst başlığı altında Mücteba ENES imzasıyla yayımlanan yazı–içeriğindeki; müvekkilim MHP Genel Başkanı Sayın Alparslan TÜRKEŞ ile MHP:’ye ilişkin ifade–beyanlar gerçekleri yansıtmamaktadır. Şöyle ki:

1. Yazıcıoğlu, “Ben TÜRKEŞ gibi protokolünü görmediğim, kabinede kimin olacağını dikkate almadığım, hedefte neyi gerçekleştireceğine dair beyanını duymadığım bir kağıdın altına bile bile imza atmam. DYP–SHP Koalisyonu’na böyle oy verilmiştir” şeklindeki ifade–beyan; gerçeği yansıtmadığı gibi beyan sahibinin konuya ilişkin anayasal düzenleme ve bu düzenlemeye dayalı olarak gerçekleştirilen –hükümetin göreve başlaması ve güven oylaması ile ilgili– TBMM’deki uygulamadan da bihaber olduğu gerçeğini ortaya çıkarıyor...

Bilindiği üzere, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın, ‘Bakanlar Kurulu’nun Göreve Başlama ve Güven Oyu’ başlıklı 110’uncu maddesi:

“Bakanlar Kurulu’nun listesi tam olarak TBMM’ne sunulur.. Bakanlar Kurulu’nun programı en geç bir hafta içinde başbakan veya bir bakan tarafından TBMM’de okunur ve güvenoyuna başvurulur. Güvenoyu için görüşmeler programın okunmasından iki tam gün geçtikten sonra başlar ve görüşmelerin bitiminden bir tam gün sonra oylama yapılır.”

Şeklindeki düzenlemesi ile, konuya ilişkin hukuki–anayasal usul ve esasları belirlemiş bulunmaktadır.

Iddiaya konu, DYP–SHP koalisyon hükümetinin göreve başlaması ve güvenoylaması da, belirtilen anayasa hükmü muvacehesinde gerçekleşmiştir. DYP–SHP koalisyon hükümetinin bakanlar kurulu listesi, 20.11.1991 günü TBMM’ne sunulmuş 28.11.1991 günü Bakanlar Kurulu Programı TBMM’de görüşülmüş ve 30.11.1991 tarihinde de, Başbakan Süleyman DEMIREL tarafından kurulan Bakanlar Kurulu hakkında güven oylaması yapılmıştır. (TBMM Tutanak Dergisi)

Yapılan bu güvenoylamasına katılarak müspet istikamette EVET oyu kullanan milletvekilleri arasında; halen BBP’nin yönetiminde görevli bulunan Aksaray Milletvekili Sayın Ismet GÜR ile Tokat Milletvekili Sayın Ahmet ÖZDEMIR de vardır. Meclis tutanaklarındaki tesbite göre Sayın YAZICIOĞLU TBMM’de hazır bulunduğu halde bu oylamaya katılmamıştır.

Belirtilen anayasal-hukuki fiili durum ve uygulama karşısında, YAZICIOĞLUnun DYP-SHP Koalisyonunun güvenoylaması ile MHP Genel Başkanı Sayın Alparslan TÜRKEŞe ilişkin iddia-beyanının; hukukilik, gerçeklik ve ciddiyetle bir ilgisinin bulunmadığı açıktır...

2. “Çekiç Güç ihanettir denecek, arkasından falan yerden şu menfaati sağlarsanız, bu gücün devamına evet diyeceğim. Bu parti değil mafya mantığıdır. MHP koalisyonun başından bu yana hükümete tam destek veriyor..”

Şeklindeki ifade–beyan da keza gerçeği yansıtmıyor. Şöyle ki:

Bilindiği üzere Çekiç Güç denilen yabancı silahlı güç; Anavatan Partisi iktidarının gayreti–muvafakati ile ülkemize gelmiş–getirilmiş ve devletimizin–milletimizin ve vatanımızın hayrına olmayan bir yabancı silahlı güçtür. Çekiç Güç’ün, Türkiye’de kalış süresinin uzatılması için, Türkiye’ye gelişinden buyana hükümetler tarafından; 26.06.1992, 24.12.1992, 24.06.1993, 28.12.1993, 14.06.1994 ve 31.12.1994 tarihlerinde olmak üzere tam altı kere TBMM’ne hükümet teklifi olarak getirilmiş ve altısınınTBMM’deki oylamasında da; oylamaya katılan, MHP milletvekilleri; Çekiç Güç’ün Türkiye’de kalmaması gerektiği istikametinde HAYIR oyu kullanmışlardır. Konuya ilişkin TBMM tutanakları incelendiğinde bu durum açıkça görülecektir. Hal böyle iken, MHP’nin Çekiç Güç konusundaki tutum ve davranışları belgesel olarak Meclis zabıtlarında bulunurken, bu durum gözardı edilerek, milletin gözünün içine baka baka, hala, “MHP koalisyonun başından bu yana hükümete tam destek veriyor” şeklinde ifade–beyanda bulunulması; ciddiyetsizliğin ötesinde hiç de medeni ve şerefli olmayan ilkel bir tutum ve davranıştır...

3. “MHP laikçi, Kemalist kitle şuuru etrafında toplanan sistemin herhangi partisi haline gelmiştir.”

Şeklindeki ifade–beyan da; keza, gerçekleri yansıtmamakta; başta Anayasa, Siyasi Partiler Kanunu ile YAZICIOĞLU’nun kendi partisi (BBP)’nin tüzük hükümlerine ve bu arada kendilerinin TBMM kürsüsünde büyük Türk milleti huzurunda namus ve şerefi üzerine ettikleri yemin içeriği ile de bağdaşmamaktadır.

Bilindiği üzere Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin siyasi–hukuki yapısı, devletin şekli ve Cumhuriyetin nitelikleri, vd. esasları Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda açık ve ayrıntılı bir şekilde belirlenmiş–düzenlenmiştir. (Anayasa md. 1,2,3,vd.)

Keza, siyasi partiler, Türkiye Cumhuriyeti’nin laiklik niteliğini değiştirme amacını güdemez ve bu amaca yönelik faaliyetlerde bulunamazlar. (2820/86 Md.)

Keza, siyasi partiler, devletin sosyal ve ekonomik veya siyasi veya hukuki temel düzenini, kısmen de olsa dini esas ve amaçlara uydurmak amacıyla veya siyasi amaçla veya siyasi menfaat temin ve tesis eylemek maksadıyla dini ve dini hissiyatı veya dince mukaddes tanınan şeyleri alet ederek her ne suretle olursa olsun propaganda yapamaz, istismar edemez veya kötüye kullanamazlar. (2820 sayılı SPK. 87 md.)

BBP Tüzüğü’ne göre; Büyük Birlik Partisi; Anayasa, Siyasi Partiler Kanunu ile diğer mevzuat esaslarına göre siyasi faaliyette bulunmak maksadı ile kurulmuştur. (BBP Tüzüğü md.1)

Sivas Milletvekili, BBP Genel Başkanı olan YAZICIOĞLU; TBMM’nin 6.11.1991 günlü 4 üncü oturumunda; Meclis kürsüsüne çıkmış:

“.. Demokratik ve laik cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma– Anayasa’ya sadakattan ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim..” diyerek yemin etmiştir. (TBMM Tutanak Dergisi 19. dönem Cilt: 1 Shf:24).

TBMM kürsüsünde büyük Türk milleti önünde; demokratik ve laik cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağına namusu ve şerefi üzerine and içilecek.. kendi tabiri ile kurulu düzenin–sistemin Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu’na dayalı olarak siyaset yapacağını kendi parti tüzüğünde maddeleştirecek... arkasından da;

M.H.P. laikçi, Kemalist–Atatürkçü sistemin herhangi bir partisi diye beyanda bulunulacak... Öncelikle bu tutum ve davranışın sağlıklı bir irade mahsulü olmadığını üzülerek belirtmek durumundayız.

Kanaatimizce; aleme nizam verme iddiasındaki dürüst–ilkeli politikacı; TBMM kürsüsünde, büyük Türk milleti önünde ettiği yemine sadık kalan ve eylemlerini o doğrultuda sürdüren kimsedir... Aksi davranış, aleme nizam verme iddiasındaki kişilerin ilkeliliğini değil ilkelliğini sergiler.

4. MHP Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu’na dayalı olarak kurulmuş hükmi şahsiyeti haiz parlamentoda temsil edilen bir siyasi patidir. Dayandığı temel değerler ile bağlı olduğu ilke ve prensipler vd. parti tüzük ve programında açıkça gösterilmiştir.

MHP ve onun Genel Başkanı Sayın Alparslan TÜRKEŞ; takip ettiği ciddi, tutarlı, kararlı ve güven bahşedici politikaları ile, aziz milletimizin büyük ilgi, sevgi ve takdirlerine mazhar olmuşlardır. Son günlerdeki TV konuşmalarında; TV izleyicilerinin 92’ye varan bir bölümü, MHP Genel Başkanı Sayın Alparslan TÜRKEŞ’in, Türkiye’nin temel meselelerine ilişkin görüş–fikirlerine katılıp tasvip ettiklerini ifade–beyan etmişlerdir. Aziz milletimizin MHP’ye ve onun sayın liderine duydukları bu yakın ilgi, sevgi ve güven MHP’lileri–MHP’ye gönül veren dostları sevindirmekte; Türk milletinin ilgisine, sevgisine mazhar olamayan muhaliflerin ise, uykularını kaçırtıp hırçınlaştırmakta ve saldırganlığa itmektedir.

MHP’nin Türk siyasi hayatında temsil ettiği misyonu –milletimizin sahip olduğu tüm mukaddesler, milli–manevi değerler; dün ne ise bugün de odur ve yarın da o olmaya devam edecektir. MHP’ye ve onun temsil ettiği misyona husumet duyan–besleyen bazı mahfiller; son günlerde; MHP’ye–onun lideri Sayın Alparslan TÜRKEŞ’e; Türk milleti tarafından gösterilmeye başlanan yoğun ilgi–teveccüh karşısında; büyük bir telaş–paniğe kapılarak, ona–mensuplarına karşı türlü çeşitli karalama–iftira kampanyaları açmakta– onun “eskimez pörsümez yeni” konumundaki tarihi misyonunu, idrak edemeyen veya etmek istemeyen bir kısım çevreler ise “MHP’ye yeni bir misyon” yükleme–yükletme gayret–gaflet–dalaleti içinde gayretkeşlik çığırtkanlığı yapmaktadırlar... MHP–MHP’liler ile aziz ülkücü Türk gençliği, kendilerine ve dolayısıyla Türk milletine ve onun madde ve manasına – mukaddeslerine dost olmayanların bu gayret–gayretkeşliklerinin farkındadırlar... Bu sinsi-maksatlı zavalllılıklara-her tür fitne-provokasyonlara rağmen, kervan; hareketin lideri Sayın Alparslan TÜRKEŞ’in önderliğinde kutsal hedefine, inançla–imanla, birlik ve beraberlik içinde yürümektedir.


www.habervatan.com