Bir geçiş süreci olarak telakkî ettiğimiz ve maalesef umumi Türk tarihi içerisinde, dünya platformundaki en zayıf ve etkisiz devrini yaşayan Türk milletine, son zamanlarda bize dost olduğunu iddia eden,ancak her toparlanıp ayağa kalkma dönemlerimizde mutlaka ayağımıza takacak bir çelme icad eden batılı ülkeler tarafından sinsi bir saldırı başlatıldı.

1915 yılında cereyan eden,yine batılı ülkelerin provokasyonuyla kandırılıp, 600 yıldanberi vatandaşı oldukları Osmanlı devletine karşı isyan eden, Osmanlı topraklarına saldıran Rus
ordusuyla işbirliği yapıp,askerlerimizi arkadan vuran,savunmasız Türk köylerine saldırıp,
katliamlar yapan Ermenileri,cephe gerisini sağlama alabilmek maksadıyla,devletin savaş dışı kalan bölgelerine nakletme olayı,batı tarafından bir soykırım ”genocide” olarak lanse edilmeye ve bu alçakça iftira Türk devletine kabul ettirilmeye çalışılmaktadır.

Aslında mazlum olan Türk milletidir.Yüzbinlerce  savunmasız insanımız ,ermeni çeteleri tarafından katledilmiştir.Devlet arşivlerimizde belgeleri mevcut olan bu tabloya buyrun bir göz atalim:

     1906-1922 YILLARI ARASINDA ANADOLU’DA VE KAFKASLAR’DA ERMENİLER TARAFINDAN TÜRKLERE UYGULANAN SOYKIRIMA AİT CETVEL
Kaynak : DEVLET ARŞİVLERİ
Cilt ve Belge no Tarih Yer Ölü
1/2 1914-2-21 Kars, Ardahan 30.000
1 / 3 1916-5-8 Pasinler 2.000
1 / 3 1916-5-8 Tercan 563
1/ 3 1916-5-8 Van, Tatvan 1.600
1 / 3 1915-5-9 Bitlis 40.000
1 / 3 1916-5-8 Bitlis 10.000
1 /3 1915-5-9 Bitlis 123
1 /4 1915 Van 44
l /4 1916-5-22 Van 1.000
1 /4 1916-5-22 Köprüköy / Van 200
1 /4 I 916-5-22 Van 15.000
1 / 4 1916-5-22 Van 8
1 / 4 1916-5-22 Van 8.000
1 / 4 1916-5-22 Van 80.000
1 / 4 1916-5-22 Van 15.000
1 / 5 1916-5-23 Of 5
1 / 6 1916-5-23 Trabzon 2086
1 / 6 1916-5-23 Van 300
1 / 6 1916-5-11 Van 44.233
1 / 6 1916-5-11 Malazgirt 20.000
1 / 7 1916-6-11 Bitlis 12
1 / 8 1916-4-1 Van, Reşadiye 15
1 / 9 1916-6 Van  bbasağa 14
1 / 9 1916-6 Edremid, Vastan 15.000
1 / 10 1915-4 Bitlis 29
1/10 1915-4 Muradiye 10.000
1/11 1915-5 Van 20.000
1 / 11 1915-2 Haskay 200
1 / 11 1915-2 Dutak 3
1/12 1915-4 Van 120
1/12 1915 Van 150
1 / 11 1915 Bitlis 16.000
1/11 1916-5 Muş 500
1/12 1916-5-25 Bayezid 14.000
1/ 13 l 915 Muş 800
1 / 13 1915 - 8 Müküs 126
1 / 13 1916-6-7 Müküs Sehan 121
1/13 1915-7 Muş Akçan 19
1 / 13 1329 Muş 10
1 / 14 1915 Bitlis Hizan 113
1/15 1915 Van 5200
1 /16 1916-8-14 Bitlis 311
1 / 19 1916-6-6 Şatak Serir 45
1 / 19 1916-6-6 Şatak 1150
1 /2 3 1916-1-15 Terme 9
2/2 1919-1-25 Kars 9
2/3 19 19-1-21 Kilis 2
2/4 1919-2-26 Adana, Pozantı 4
2/5 1919-5-18 Osmaniye 1
2/7 1919-6-13 Pasinler 3
2/10 1919-6-3 Iğdır 8
2/11 1919-7-7 Kars,_Göle 9
2/12 1919-7-9 Kağızman 6
2/l3 1919-7-9 Kurudere 8
2/16 1919-7-8 Mescidli 4
2/16 1919-7-8 Gülyantepe 10
2/22 1919-7-1 1 Mescidli 20
2/26 1919-7-19 Bulaklı 2
2/31 1919-7-24 Kars, Kağızman 9
2/36 1919-7 Sankamış 803
2/37 1919-7 Sarıkamış 695
2/38 1919/8 Muhtelif Köyler 2502
3/1 1919-7-5 Kağızman 4
3/1 1919 Tiknis, Ağadeve 5
3/1 1919-7-19 Pasinler 2
3/1 1919 Nahçıvan 4000
3/6 1919-7 Kurudere 8
3/6 1919-7-4 Akçakale 180
3/6 1919 Sarıkarnış 9
3/7 1919-8-15 Erzurum 153
3/7 1919-8-15 Erzurum 426
3/14 1919-9 Allahüekber 3
3/16 1919-9-14 Sarıkamış 2
3/18 1919-11-11 Maraş 2
3/19 1919-11 Adana 4
3/ 19 1919-11-6 Ulukışla 7
3/22 1919-12-7 Adana 4
3/26 1920-1-22 Antep 1
3/27 1919-9 Ünye 12
3/28 1920-2-28 Pozantı 40
3/29 1920-2-10 Çıldır 100
3/32 1920-3-9 Zaruşat 400
3/33 1920-2-2 Şuregel 1350
3/35 1338-3 Maraş 4
3/36 1920-3-22 Şuregel, Zaruşat 2000
3/37 1920-3-9 Zaruşat 120
3/37 1920-3-16 Kağızman 720
3/39 1920-4-6 Gümrü 500
3/40 1920-4-28 Kars 2
3/41 1920-5-5 Kars 1774
3/46 1920-5-22 Kars 10
3/47 1920-7-2 Kars, Erzurum 408
3/47 1920-7-2 Zengibasar 1500
3/49 1920-7-27 Erzurum 69
3/50 1920-2-1 Zaruşat 2150
3/50 1920-5 Kars, Erzurum 27
3/50 1920-8 Oltu 650
3/50 1920-8 Kars, Erzurum 1 8
3/51 1920-10-15 Bayburt 1387
3/52 1920-10-20 Göle 100
3/53 1920-10-17 Pasinler 9287
3/54 1920-10-18 Tortum 3700
3/55 1920-10-19 Erzurum 8439
4/2 1920-10-26 Kars civarı 10693
4/3 1920-10-?8 Aşkale 889
4/4 1919-1-6 Zaruşat 86
4/5 1920-12-1 Kosor 69
4/6 1920-12-3 Göle 508
4/7 1920-12-4 Kosor 122
4/9 1920-12-4 Kars, Zeytun 28
4/10 1920-12-4 Sarıkamış 1975
4/12 1920-12-6 Göle 194
4/14 1920-12-7 Kars, Digor 14620
4/16 1920-12-14 Sarıkamış 5337
4/17 1920 Göle 600
4/17 1920 Kars 3945
4/18 1920 Haramivartan 138
4/19 1920 Nahçıvan 64408
4/20 1920-11-29 Zarcışat 1026
4/21 1921-2 Zenibasar 18
4/23 1920 Nahçıvan 5307
4/24 1920-2 Kars civarı 561
4/26 1920-12 Erivan 192
4/27 1921 Karakilise 6000
4/27 1921 Karakilise 6000
4/29 4/294/304/31 1921-11-21 1921-11-2119181918 Pasinler ErzurumHınısTercan 53 1215870580
4/32 1921 Nahçıvan 12
4/33 1921 Bayburt 580
4/34 1921 Arpaçay 148
  Toplam 517955

Tablo ortada.Bu tablonun vebali en az ermeni çeteleri kadar, bu katliamlara onları teşvik eden batılı “dostlarımıza” da aittir. 
Hınçak-Taşnak-Asala denemeleri başarısızlığa uğrayan batı dünyası, bu sefer milli meclislerini , eğitim kurumlarını,basın organlarını ve ilim adamlarını bu platforma çekerek
şansını denemek istiyor.Maalesef demokrasi ve ilim adına hareket etmeleri gereken bu kurumlar da ,bu çirkin oyuna adeta isteyerek alet oluyorlar.

Ortaya sürdükleri özür gayet ilginç.”Bu olayları sizin dedeleriniz yapmış,dolayısı ile sizin suçunuz değil,devlet olarak bir özür dileyin,mesele kapansın”.
Sokaktaki batı insanına da problem bu şekilde yansıtıldığı için,onlar da Türkiyenin direncini anlamakta zorluk çekiyorlar.
Tabii ki ,dünyanın en kibar insanlarından müteşekkil hariciyemiz ve ” mesele ortaya çıkıp alevlenene kadar ” o meseleyi yok farzedip uyuyan, devamlı olarak ortaya sürülenlerin peşinden koşup bir türlü reaksiyondan aksiyona geçemeyen dış politikamız  da Türk düşmanlarının ekmeğine yağ sürüyor.

Peki kendi içindeki birçok tarihçinin de gerçekleri bilmesine rağmen batının bu kadar ısrarla böyle bir iftirayı Türk milletine kabul ettirmeye çalışmasının sebebi nedir ?
Bu  sorunu cevabını alabilmek için ,batının geçmişine ve soykırımla ilgili sabıkasına bir göz atmamız gerekiyor.
Sabıka çok kabarık.Sırf başka bir inanca sahip oldukları için,insanları işkencelerle katleden engizisyon mahkemeleri, acımasızca yokedilen Aztek halkı , İnkalar,her türlü insanlık dışı metodlar uygulanarak soyları tüketilen kuzey Amerika kızılderilileri ,Afrikadan vahşi hayvanlar gibi  toplanarak satılan,katledilen zenciler,Hitler Almanyasında ve değişik tarihlerde Avrupanın heryerinde takibata uğrayan,toplama kamplarında milyonlarcası yokedilen yahudiler,Avustralya,yeni Zelanda ve Okyanusya yerlileri,dünyanın her tarafında ortaya çıkan ”batı medeniyetinin”marifeti toplu mezarlar bu sabıka listesinin küçük bir bölümü.
Batı için bu sabıkalar bir özür dilemeyle halledilebilecek basitlikte olabilir.Bu gün Türkiyeye karşı dayatılmak istenen bu iftiranın temelinde de ”diğer önemli artniyetlerle beraber” batının soykırım konusundaki sabıkasından kaynaklanan suçluluk psikozu ve herkese suç atıp, kendi rahatlama arzusu yatmaktadır.

Tarihi gerçekler arşivlerimizdedir (maalesef pek ortada değildir).Osmanlı devleti hem kendi güvenliğini sağlayabilmek ,hem de intikam duygularından dolayı,ermeni vatandaşlarımıza karşı girişilebilecek saldırıların önüne geçebilmek için bu tehcir kararını almış ve uygulamıştır.Bu nakletme esnasında o günün şartlarında alınabilecek her türlü önlem alınmış,ancak yine de ermeni vatandaşlarımız oldukça önemli kayıplar vermişlerdir.Devlet olayları takip etmiş,ihmali görülenler cezalandırılmıştır.Ancak günün şartlarından ve imkanlarından kaynaklanan bu acıları sadece Ermeniler çekmemiş,Türkler onlardan çok daha fazla bu acılara maruz kalmışlardır. Tek bir örnekle yetinelim:Aynı yıl Sarıkamışta, soğuktan dolayı 90.000 kişilik bir Türk kolordusunun askerleri, donarak şehid olmuşlardır.

Biz ”özür dileyin mesele bitsin” in arkasından gelecek safhaları gayet iyi biliyoruz.Ancak bütün meselenin bu çerçevede kalacağını kabul etsek dahi,işlemediğimiz bir suçu ve bizim milli karakterimizle asla bağdaşmayan ,binlerce yıllık tarihimizde olmayan böyle bir lekeyi kabul etmemiz mümkün değildir.Türk tarihi, dünyanın tüm milletlerini kıskandıracak bir temizliktedir ve böyle kalacaktır.

Maalesef,entellektüelliği ve aydın olmayı sadece batı normlarını körü körüne kabul etmekten ibaret zanneden ve batının tezlerini batıdan daha istekle savunan insanlarımız da var. Bunların Türk düşmanlığı konusunda , batının gönüllü uşaklığını büyük bir istekle yerine getirdiklerini gördükçe, Osmanlıdaki  devşirmeler ve bugün onların soyundan kalanlar aklıma geliyor.

Başta da yazdığımız gibi , Türk tarihinin zor bir döneminden geçiyoruz.Ancak hiçbir zorluk
Bizi, jenosid sabıkalısı batının ve içimizdeki bir avuç,sadece adı Türk olan devşirme  torunlarının önünde eğilmeye zorlayamaz.

Türk milleti ,tarihinin tamamında, hükmettiği insanları korumuş, onlara her türlü hakkı tanımış, adalette her zaman çağının önünde olmuştur.

Ülkücü gençlik olarak,bize böyle tertemiz bir mazi bırakan atalarımızı şükranla anıyor ve bu emanete leke sürdürmeyeceğimizi bir kere daha tekrar ediyoruz.

Allaha (c.c) emânet olunuz.
İlhan Esen