Diğer Yazıları
Yazar ile iletişime geç
ÇOCUK HESABI
Namuslu aĝızlardan feryatlar yükseliyor.:
-Yahu bu anlaşmada ucu açık ifadesi var. İlelebet serbest dolaşımın Türklere yasaklanabileceĝi var,geleceĝimizin en büyük kozlarından, Türk tarımının çökertilmesi var, ekonomik yardım alamıyacaĝımız var, Kıbrısın teslimiyeti şartı var, Ermeni soykırımı iftirasının sırtımıza yıkılması var, papazın ekümenlik meselesi var, Heybeliada ruhban okulunun açılması var, açık ve net bir şekilde Türkiyenin bölünmesini hedefleyen istekler var. Bomboş palavralar ve vaatler karşılıĝında nasıl bu utanç belgesinin altına imza atabildiniz ?
Adamların Avrupa medeniyetinden ilk kaptıkları meziyet sınırsız arsızlık olmuş. Kerkük'te çiĝnettikleri kırmızı çizgiyle iyice olgunlaşan arsızlıkları, bilmem neresine kazık çakılanın ”yahu bu tak-tak sesleri nereden geliyor” diye sorması seviyesine kadar yükselmiş…Cevapları hemen hazır:
-Kardeşim ucu açık olmayan müzakere olur mu? Tabii açık olacak. Serbest dolaşım Türke yasak diye bir cümle mi var. Sadece gerekirse diyor, bunda ne var? Kıbrısı teslim etmedik onu kim uyduruyor, alt tarafı ”dilimizle taahhüt” ettik. Ermeni soykırımı, ekümenlik, Heybeliada, bölünme mi dediniz… Bırakın şimdi bunları, gidin Rum kesimindeki gazeteleri okuyun, nasıl başarılı olduĝumuzu anlarsınız.. Merak etmeyin, herşey güllük gülistanlık, çiçeĝi burnunda bostandan yeni kopardık, taze bir hıyar buyurmazmıydınız….
Ucu açık yani üyelikle bitmeme rizikosu var, gerekirse, yani Türklerin serbest dolaşımdan ilelebet men edilme rizikosu var. Siz belgelerin altına imza korken bu rizikoları da kabül etmıs olmuyormusunuz ?
Hani kayıtsız şartsız tam üyelikten başka hiç bir şeyi kabül etmeyecektiniz ?
Millete, uĝradıĝınız aşaĝılanmayı (Türk milletini tenzih ediyorum, bu sizlerin tamamen şahsi gayretleriniz sonunda hakedilmiştir ve son zerresine kadar size aittir.) hezimeti, bir zafer olarak yutturmaya çalışmanız, herhalde Guiness rekorlar kitabına geçmesi gereken bir meziyettir…
Bana bir fıkrayı hatırlattınız :
Evlendiĝi kızoĝlankız, üç ay donra nurtopu gibi bir evlat dünyaya getirince, çiçeĝi burnunda damadın biraz aklı karışır :
-Yahu hanım, bu çocuk meselesinde aklım iyice karıştı, nasıl bu kadar erken oldu, bu işte bir mokluk var der….
Sayın bayan anında cevabı yapıştırır:
-Ben sana varalı üç ay oldu, sen beni alalı da üç ay ,etti altı. Üç aydır da evliyiz etti dokuz.. On gün için terbiyesizlik etme, kapa çeneni….
Şimdi de,Türkiyede bir Kürt devleti kurulmasını en çok arzu eden ülkelerin başını çeken İsveç başbakanının yeni verdiĝi beyanatı burada zikredeleim…
-Türk başbakanı çok aceleci ve acemice davranmıştır, ben olsam kabül etmezdim.. Aldıĝı tam ortaklık deĝil özel statü sözüdür…
Ben şu anda Türk milletinin, hiç bir zaman baĝımsızlıĝından vazgeçmeyeceĝine, bu günkü zincirleri mutlaka parçalayacaĝına ve bu utanç belægelerini sorumluların yüzüne çarpacaĝına her zamankinden daha fazla inanan bir insanım.. Bu yolda verilecek her türlü mücadeleye bedenen ve ruhen hazırım..
Ey bugünün mandacıları, işbirlikçileri, kemikçileri, ruhsuzları, dönmeleri, soysuzları……
Siz…. fırtına koptuĝu zaman ne yapacaĝınızı biliyormusunuz…
Hürmetlerimle ( Brüksel sevdalıları hariç)
İlhan Esen
Haber :
Üyeler :
Servisler :
İletişim :
Dökümantasyon :
