Bozkurt NET

[kanije24]

"Erkeğin eşi hastaysa, yaşlıysa, sakatsa birden fazla kadın alabilir."

Bu müthiş açıklama birkaç gün önce "Laik AB'ye girmek istiyoruz" diyerek aklı sıra Avrupalılara laiklik dersi vermeye çalışan, adı "Laikçi Mr. Erdoğan"a çıkan zat-ı muhterem tarafından yapıldı. Bir toplantıda Alman milletvekilinin kendisine yönelttiği "Türban ve çok eşlilikle" ilgili soruya verdiği cevaptı bu...

Böyle bir soru üzerine "Bizim ülkemizde Medeni Kanun var, birden fazla kadın ile evlenmek kanunlarımızca yasaklanmıştır, hiçbir fert kanunların dışına çıkamaz." demesi gerekirken; Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde demokratik seçimler sonrası iktidar olan bir partinin genel başkanı ve aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanının bu sözleri sarfetmesi gerçekten esef vericidir.

Daha bir çok ülkede kadının hiç bir değeri yokken, TÜRK'ÜN SON BAŞBUĞ'U ATATÜRK'ün desteği ve dönemin Adalet Bakanı Büyük Türkçü Mahmut Esat Bozkurt'un düzenlemeleri ile 17 Şubat 1926'da kabul edilen ve 4 Ekim 1926'da yürürlüğe girerek kadını erkekle eşit duruma getiren, birden fazla eş alımını yasaklayan, kadına çalışma, seçme ve seçilme hakkı veren bir "Medeni Kanun"u olan Laik Türkiye Cumhuriyeti'nde her dem çağdaşlıktan söz eden ve sürekli olarak "değiştiğini" iddia eden, ama asla değişmeyen yobaz zihniyetteki bir irticacının bu sözleri Türk kadınına, Cumhuriyet kadınına yapılmış kocaman bir hakarettir!

Tarih boyunca her zaman erkeğinin yanında olan; cengaverlikte er kişilere meydan okuyan; savaş alanında saf tutan, elindeki tek örtüsünü kundaktaki bebeği yerine, ıslanmaması için top mermilerinin üzerine örtecek kadar vatan sevgisiyle dolu; yürekli, mert, yiğit Türk kadınlarını böylesine aşağılamak başbakan dahi olsa hiç kimsenin haddine düşmemiştir!

Ne demek "erkeğin eşi hastaysa, yaşlıysa, sakatsa birden fazla kadın alabilir"?.. Bu nasıl bir vicdanın, hangi karanlık düşüncenin sözleridir?.. Yaşlılık da, hastalık da, sakatlık da dünya halidir. Erdoğan, Türk kadınını kendi eşi olan kürt kadınına benzetmesin. Kendi eşi böyle bir durumu kabullenebilir ama hiç bir Türk kadını, hiç bir Cumhuriyet kadını bu duruma düştü diye üzerine başka eş alınacak kadar aciz değildir.

Erdoğan haddini aşıyor! Başbakanı olduğu ülke molla rejimi ile yönetilen İran değil, ATATÜRK'ün kurduğu, rejimi Laik Cumhuriyet olan ve Medeni Kanunuyla birden fazla evliliği yasaklayan, kadın ve erkeği her durumda eşit gören Türkiye Cumhuriyeti'dir. Oturduğu koltuğu kendi köhne ve örümcek bağlamış karanlık fikirlerine alet etmesin!


A L M I L A

www.turkcu.net arşiv..

[asenayagmur]

peki cumhuriyet kadını'nın kocası,evlenmiyor ama dışarıda sayısız kadınla birlikte oluyorsa bu daha mı ahlaki,daha mı gurur vericidir.ben de bir türk kadınıyım ;asla eşimin başka bir hanımla birlikteliğini kabullenmem.ancak kasıtlı olarak çok eşlilik mevzuunda yorum yapanlar konuyu çok iyi araştırmalı ve tahlil etmelidir.hanımınhasta olmasından kasıt nezle olması değil elbette.ve ne olursa olsun erkek hanımın rızasını almadan evlenemez.böyle çok eş karşıtı görünen pek çok insan nikahsız beraberliklere sessiz kalıyor.bu daha mı doğru?elbette asırlardır bu cevazı-sözde- rehber edinip,gereklerini yerine getirmeden evlenen milyonlarca erkek olmuştur.onların tutumu islamı bağlamaz.tıpkı 'ülkücüyüm'deyip,mafyacılık oynayanların,ülkücü camiayı bağlamadıkları gibi....

[AltanD]

kadın-erkek eşittir, eşit olmalıdır. laik Türkiye Devletinde 3 kadın 5 kadın gibi cahilane adetler devri kapanmıştır. Böyle şey olamaz. başbakanın sözleri onun cehaleti ve kanun tanımazlığıdır.

[kurtoglu1919]

hatirlatma
saygilar

[tevazu]

Allah (c.c.) Kur'ân-ı Kerîm'de kadınlardan sözeden sûrenin başında, insanları bir "nefis"ten yarattıgını hatırlattıktan sonra: "Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekte onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız, onlarla değil de hoşunuza giden başka kadınlarla ikişer, üçer ve dörder evlenebilirsiniz. Eğer aralarında adaletsizlik yapmaktan korkarsanız, bir tane almalısınız, ya da sahibi olduğunuz cariye ile yetinmelisiniz. Sapmamanız için en uygun olan budur..." (Nisâ (4) 3 ) buyurur. Aynı sûrenin daha sonraki bir âyet-i kerimesinde de yine adalet emredilerek "Siz uğraşsanız da adaleti hakkıyla uygulayamayacaksınız, bari büsbütün birine meyledip te öbürünü askıya almayın..." (Nisâ (4) 129) buyurur. Işin münakaşasına girmeden önce bu âyetlerden neyin anlaşıldıgını görelim:

1- Kadını da erkeği de Allah yaratmıştır. Yani her ikisi de Allah'ındır. Onlara diledigi gibi hükmetmesine kimsenin müdahale etme hakkı yoktur.

2- Bir takım adaletsizlikler ve zaruretler sözkonusu olduğunda, insanı yaratan Allah, erkeğin dört kadına kadar evlenmesine izin vermiştir.

3- Birden fazla kadınla evlenmesi halinde, aralarında adaleti göstermeyeceğini bilen erkek, bir tane ile yetinecektir.

4- Insanın kadınları arasında fiili ve kalbi ile denklik yapıp, tam adil olması mümkün değildir.

5- Bu takdirde kalbi birisine meyletse bile, fiili ile aralarını ayırıp birini terkedilmiş bırakmayacaktır
Allah'ın varlığına, gücüne, bilgisine ve adaletli olduğuna kesinkes inanan bir insan, ilk bakışta normal değil gibi görülen bu uygulamanın, Allah'ın emri olduktan sonra, hiç te anormal bir tarafının olmadığını anlayacak ve düşünmeye gerek duymadan bile, bunu olduğu gibi kabullenecektir. Çünkü Allah Hakîm'dir, yani her yaptığı yerli yerindedir ve en uygun olanıdır. Eğer inanmasına rağmen kalbinde hâlâ bir "acaba!" dolaşıyorsa, işin başına dönmesi ve Allah'ı yeni baştan tanıması gerekir. Çünkü tanımada bir hatâ var demektir. Yani insan Allah'ı eleştirme gücüne sahip değildir ki, kendinde böyle bir hak görebilsin. Nasıl davranması gerektiğini, 0 mu yarattığı insana soracaktır, yoksa yarattığı insan mı ona soracaktır? Yine insan, Allah'ın her yaptığı işin hikmetini anlayabilecek güçte de değildir ki, bunun isabetsiz olduğunu görebilsin.

Görüldüğü gibi müslüman için problem yoktur. Mesele Allah'ın uygulamasıdır, deyince herşey biter.

Ya insan Allah'a inanmıyorsa, ya da bulanık biçimde inanıyorsa ne olacaktır? Ona da, bu meseleden önce Allah tanıtılır. Allah'ı iyi tanıyabilirse, onun durumu da aynı olacaktır.

Konunun bir yönü budur, ama bir de öbür yönü vardır: Müslüman Allah'ın hükmüne inanmakla beraber, Hz. Ibrahim Peygamber gibi, kalbinin O'nun söylediklerini tırmalanmadan kabul etmesini ve doğruluğuna, gözüyle görmüş gibi inanmasını ister. (Hz. Ibrahim'le ilgili kıssa için bk. Kur'ân-ı Kerîm, Bakara (2) 260.) Işte düşünme gücü sağlam olan ve ön yargılar taşımayanlar, aklen de bunun isabetliliğini bulabilirler
laik düzenin kadına verdiği herkesce malumunuzdur kadını zevk aracı olarak gören onu toplumun önüne atan lastik reklamlarında oynatan düzen laik düzendir hicbir beşeri sistem Allah ın dininin yerini alamaz

İslamda dört kadınla evlenmek şart değildir sadece ruhsat verilmistir bugün eşin rahatsız olsa laik düzene göre onu boşayıp başkasını almak zorundasın ama islama göre onu boşamaya gerek yoktur bir tane daha eş alırsın hasta olan eşini sokağa atmazsın selam ve dua ile..

[Alper_Tunga72]

	tevazu adlı şahıs demiş ki:
	laik düzenin kadına verdiği herkesce malumunuzdur kadını zevk aracı olarak gören onu toplumun önüne atan lastik reklamlarında oynatan düzen laik düzendir.

Bu sadece senin gibilerin malumudur.'KAdını zevk aracı olarak görmeyi' laiklik diye göstermeye çalışma...

[kurtoglu1919]

	Alper_Tunga72 demiş ki:
	tevazu adlı şahıs demiş ki: laik düzenin kadına verdiği herkesce malumunuzdur kadını zevk aracı olarak gören onu toplumun önüne atan lastik reklamlarında oynatan düzen laik düzendir. Bu sadece senin gibilerin malumudur.'KAdını zevk aracı olarak görmeyi' laiklik diye göstermeye çalışma...

ÜLKÜDASIM ALPER

SAG OL YAZIN ICIN YINE BEN BIR SEYLER SÖYLEYECEKTIM CENEMI TUTUM BIRI BIR SÖZ SÖYLEYENE KADAR !!!

BELLI KI ADAM in NIYETI YINE BURADA NIFAK SOKMAK ARAMIZA
ONUN ANASI BELLI KI KURTULUS SAVASINDA CEPHE YE DIGER BÜYÜK ANALARIMIZ GIBI MERMI TASIMAMISTIR
BELKI YUNANLILARA !!

SAYGILAR

[ulkucu_reis]

Tevazu adın sana yakışmıyor
Çıkmış 4 kadınla evliliği savunuyor sorgulayanları ise iman zayıflığı zannı altında bırakıyorsun
Kur'an-ı Kerîmin indiği toplumun şartlarını ve adetlerini öğrenmeden bu ayetlerin manasını anlayamazsın.
Kadının diri diri gömüldüğü yaşayanların da köle gibi kullanıldığı bir toplumda Rasulullah sav. kadına erkekle eş olma yani eşit sayılma hakkını iade etmiştir
O gün için bir erkeğin sekiz-on kadına kadar aldığını bilsen 4 kadına düşürmenin çok radikal ve önemli bir tavır olduğunu kavrayabilirdin
İkinci olarak da savaşın, günlük yaşamın bir parçası sayıldığı durumlarda erkek nüfusunun fazlaca azalması halinde dinen tanınmış bir ruhsattır

Kur'anı Kerim'i açıp su gibi okumakla iş bitmiyor maalesef. Altı olmayan şişe gibi boşa dolduruyorsun

[kerim06]

bu nasıl bı dusuncedir ya Turkıye CUmhurıyetı Basbakanı bunu nasıl DIyebılır BU adamı Nasıl Secerler Anlamıyorum!..

Ataturk Rahat yatamıyo.. sızlıyo bunlar yuzunden!!

Türk Vatanının Sahibi Türk Olmalı.. Mr Erdogan Turk DEGIL! Lafta Sadece!.

[DOLGAN]

Asenayağmur demiş ki "peki cumhuriyet kadını'nın kocası,evlenmiyor ama dışarıda sayısız kadınla birlikte oluyorsa bu daha mı ahlaki,daha mı gurur vericidir.ben de bir türk kadınıyım ;asla eşimin başka bir hanımla birlikteliğini kabullenmem."
Sevgili Kardeşim bu çok sosyopsikolojik bir konudur. Erkeğin kadınını ya da kadının erkeğini aldatmasının altında çok çeşitli nedenler olabilir ancak bu nedenlerin hiçbirisi bu eylemin mazereti olamaz. Elbtte eşin seni aldatıyorsa bunu kabullenemezsin ama bir düşün aynı evde seni aldatmasın diye razı olmak zorunda kaldığın eşin bir diğer kadının odasına girdiğinde neler hissedeceksin ? Bu devletin kanunları vardır eğer kabullenemiyorsan kanunun gereklerini yerine getirecek boşanma davanı açacaksın. Yok açamıyorsan o zaman da kendini sorgulayacaksın diyeceksin ki ben ekonomik olarak neredeyim, kendi ayaklarım üzerinde durabilir miyim ve toplumdan gelebilecek yanlış anlaşılmaları göğüslemeye hazır mıyım ?

Bir diğer arkadaş da buyurmuş ki : " laik düzenin kadına verdiği herkesce malumunuzdur kadını zevk aracı olarak gören onu toplumun önüne atan lastik reklamlarında oynatan düzen laik düzendir "
Kadın Allah(c.c) tarafından yaratılmış ve estetik olarak her türlü güzellikle donatılmış bir varlıktır. Reklamlarda kadın unsurunun kullanılması kadını zevk unsuru yapmadığı gibi rejimin de belirleyicisi haline getirmez. Ne yazık ki sen ve senin gibi eski kafalı gençler nedeni ile Türk Kadını istediği makama bir türlü gelememiştir. Kadını toplum içerisinde yıpratmak ve bir hizmet unsuru olarak görmek ancak sen ve senin gibi düşünenlerin nihayi amacı olabilir.

Saygılarımla.

[turkefesi]

Çok eşililik Türk'e uyan birşey dğildir. Bizler müslüman olmadan önce de tek eşli bir toplumduk. Bizim yaşayışımız budur. Hiç birimizin yarına çıkma garantisi yoktur. HAsta diye bir eş daha almak bize göre değildir. Kadınlara değer verelim.

[DOLGAN]

Sevgili Kardeşim

Yazında Fas'lı bir feminist yazarın ABD de yaşadıklarına dair Doğu Haremine alternatif bir harem yaratmaya çalışan bir romandan alıntılar yapmışsın. Ancak bu Fas'lı yazarın biraz da demogog olduğunu gözardı etmişsin sanırım. Örneğin bedeni 42 nin üzerinde olan bir bayanın elbise bulamaması gibi hele hele fast food tüketiminin 1. ülkesi ABD de.
Fast Food tüketimini neden karıştırıyorum çünkü bu tip gıda maddelerini tüketimi sonucunda bir çok amerikalı obeziteye mahkum olmuş ve vucutları da buna bağlı olarak deforme olmuştur. Sırf bu nedenledir ki dünyaca ünlü yahudi asıllı Levi's firması 501 kodlu kot pantolonunu üretip pazara sürmek sureti ile inanılmaz kazanç elde etmiştir. Yukarıda saydığın ünlü markaların bile ki bunlara iç çamaşırı markalar da dahildir XXL bedenler için düzenlenmiş defileleri ve satış reyonları vardır.
Bazı sektörlerin paylarını yazarken dünyanın en büyük sektörü olan Gıda Sektörünü unutmuşsun. Aslında diğer bütün sektörler gıda sektörüne göre kendilerini revize ederler. Diyet sektörü, moda sektörü ve diğer birçok yan sektörler Gıda sektörüne göre kendilerini yenilemek zorundadırlar aksi halde ise pazar paylarını kaybeder bir süre sonra da o pazardan çekilmek zorunda kalırlar.
Aslında bu Fas'lı yazarın yazdığı bu yazı da elle tutulacak hiçbir görüş yok başından sonuna kadar menopoz dönemindeki bir kadının halusinasyonları. Üstelik yazdığı hiçbir şey bir kadının kocasını diğer 3 kadınla paylaşmak zorunda kalmasını desteklemiyor.

Saygılarımla.

[DOLGAN]

	Alıntı:
	Müslüman erkekler kadınların uygun biçimde kapanmasını isterken, Batılı erkekler ise onların örtülerini açmaktan büyük haz duyuyor sanki.

Bir kere her kadın kapanıp kapanmamak konusunda önce Allah'a sonra da kendine karşı sorumludur ve kendi özgür iradesini kullanarak bu kararını verir hiç bir kadın kocası istedi diye kapanmaz. Kapanan kadınları yargılamak nasıl haddimiz değilse kapanmayanları da yargılamak haddimiz olamaz bu kişinin Allah'a karşı olan sorumluluğudur ve hesabını da Cenab'ı Allah'a kendisi verir.

[kurtoglu1919]

SAYIN MEHMETOZCAN

Yazilarinizi okumakla beraber size bir soru sormak isterim,

"BIR ERKEGIN NE ISI VARDIR BU KADAR ( HAREMLIK)
BAYANLAR ICINDE ? !

SAYGILAR