Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - Bir Tartışma konusuda benden!...
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Cum Eyl 21, 2007 7:04 pm    ileti konusu: Bir Tartışma konusuda benden!... Alıntıyla Cevap Gönder

Hadi bakalım bir tartışma konusuda benden !...

Ülkenin gündemi madem Başörtüsü...

Çok bilmiş AKP müslümanlarının değerli fikirleri bakalım ne olacak...

Evet Türban konusundaki ısrarlarını anlıyoruz..

İslamın gereği... Kuran emri demekteler...

Peki bir Hristiyan geleneği olan.. Batı geleneği.. olan Beyaz Gelinlik ile süslenip ..allanıp pullanma.. neyin emri.. kimin emri.. kimin geleneği....

Hadi bakalım basında tüm kudretli ... zengin... sonradan görmelerin düğünlerine bakın... hepsinin yüzünde mankenler gibi makyaj... ayaklarında seksi denecek fantazi ayakkabılar... ama baş kapalı...

Neymiş efendim.. kırk yıllık batı adeti geleneğin gelinliğine başörtüsü ilave edilmiş..

bunlarda mı Kuran emri.. bunlardamı islamın emri...

Başını kapatacaksın... ama makyajın ile... açık ayakkabıların ile.. tüm şehvetli bakışları üzerinde toplayacaksın... neymiş efendim... kimse bakmazmış!.. çünkü baş kapalı... yemezler..!!!!

siz onu külahıma anlatın...

Alın size.. örnek..aşağıda..

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=105198&uniq_id=1190996760



Ha onlar ; bu ülkenin KREMA tabakası... derseniz olay başka tabiii...

Benim anam ; klasik Anadolu başörtüsünü atıp... böyle giyinecek hali yok ya!...

Bunlar yüzünü Batıya çevirmiş.. Genç müslümanlar..

Lüks yaşam.. sosyetik yaşam.. onlarında hakkı...

İslam her ne kadar SADE yaşantıyı emretse bile...

Hadi bakalım fettoşcular..

Bu durumu nasıl izah edeceksiniz...

Bu konuda ; Okyanus ötesinde yaşayan Yüce insan ne der acaba...



saygı ve sevgi ile....
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Cum Eyl 21, 2007 7:09 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alın size Yılmaz Özdil'in bir yazısı..

beni haklı çıkarıyor..


http://arsiv.sabah.com.tr/2005/09/07/yaz1365-40-123.html


saygılar.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Cum Eyl 21, 2007 7:48 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Basında bu konuda çı9kan yazıları bir kez daha hatırlamakta fayda var..


Bu ülkede Türbanlılarda.. iki çeşit..

Yardım kuyruklarında...

Aşevi kuyruklarında olanlar...

Birde.. 4x4 Jeep'leri olanlar...

Buyrun ilgili habere...



http://www.milliyet.com.tr/2003/10/11/business/abus.html



Bu konuyu toplumda BAĞIRA BAĞIRA işlemeliyiz... ülküdaşlar.

KREMA tabaka dinci yobazların.. saf ve temiz müslümanları

nasıl kandırdıklarını.... iyi anlatmalıyız...


Şu mübarek ayda..

Yeminle söylüyorum ki... Bu sahte müslümanlar

benim din kardeşim falan değildir...

Beni tanıyanları .... yolunu değiştiriyor...

Bu yobazlar ile mücadelem yaşam sonuna

Kadar devam edecek...


saygı ve sevgi ile.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
orhan3307
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Aug 03, 2007
İletiler: 241

İletiTarih: Cmt Eyl 22, 2007 9:30 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Alıntı:

Türban ve "Dindar Cumhurbaşkanı" sloganı kaldıraçtır!

Ertuğrul Özkök, son bir iki haftadır önemli sosyolojik analizler yapıyor. Ülkenin şu anda nerede olduğunu değil, nereye doğru yuvarlandığını eldeki verilerle değerlendirmeye çalışıyor.
“Anayasa’yı yapmak biz seçilmişlerin işidir, siz buna karışmayın” diyen Tayyip Erdoğan’a “Elbette, ’Siz isterseniz odunu bile seçtirirsiniz’” diye cevap veriyor.
Gerçi genel başkanları ne derse, emredersiniz diye cevap veren milletvekillerinin de odundan bir farkı yoktur ama burada kastedilen “çok tehlikeli ve riskli bir yol” a girildiğidir.
Biz de 1954 seçimlerini hatırlatmış ve iki seçimde de aynı taktiğin kullanıldığını belirtmiştik.

* * *

Bana göre, Tayyip Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti’nin rejimini kökünden değiştirmeye çalışıyor. Türban burada kitleleri arkasına almak için kullandığı bir manivela, bir kaldıraç! Hani Arşimet “Bana uygun bir kaldıraç ve destek noktası verin, dünyayı yerinden oynatayım” demişti ya; yüzde 47 oy ile birlikte ABD, AB, Erdoğan’ın destek noktasıdır. Türban ise bu defa kaldıraç olarak rejimin dibine sokulmamış, aksine balon gibi sisteme bağlanmıştır. AKP sıkıntıya girdikçe, bir üniversitede sorun çıkarılıp türban balonu şişiriliyor. Bu konuda en büyük yardımcıları, kendilerini Atatürkçü-laik olarak tanıtan sözde rejim yanlıları! “Dostlar laiklik eylemi yaparken görsün” mantığıyla ortaya koydukları ucuz ve basit tepkileri geniş halk kitleleri nefretle karşılıyor. Artık alenen ve yayın yoluyla hepsine küfrediyorlar! Buna karşılık ne bir dava açabiliyorlar ne de sesleri çıkıyor! Gerginlik halk arasında yayılıyor!

* * *


Benim asıl ele almak istediğim konu Ertuğrul Özkök’ün Tayyip Erdoğan’a yönelttiği, “22 Temmuz seçimini, ’Dindar Cumhurbaşkanı seçimi’ haline getirdiniz. Böylece siyasi bir karara, dini bir motifi soktunuz. Şimdi Anayasa’yı ’türban referandumuna’ çevirmeye doğru gidiyorsunuz. Yani toplumsal bir mutabakat teşebbüsüne yine dini bir motifi sokuyorsunuz. Bir rejim, adım adım işte böyle elden gider” sözleridir.
Siyasi bir karara dini bir motif sokmanın hukuki anlamı nedir?
Anayasa’nın 24’üncü maddesinde “Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz” demiyor mu?
“Dindar Cumhurbaşkanı” sloganı ile seçime girmek, dini veya din duygularını, yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar etmek ve kötüye kullanmak değil midir?
Tayyip Erdoğan’ın Anayasa’yı rejimin
temellerini sarsacak derecede değiştirebilmek için türbanı kullanması da tam bir din istismarı
değil midir?
Bütün bunlar din istismarıdır ve bu yüzden seçimler de sakattır, Cumhurbaşkanlığı seçimi de yapacakları Anayasa da!

* * *


Bugün Anayasa referandumunu da türban referandumu haline getirerek kazanmaya çalışacakları ortaya çıkıyor!
Bu durumda türbana karşı çıkanların artık seçimlerde de referandumlarda da hiçbir şansı yoktur!
Cumhurbaşkanı’nın eşini karşılamamak için sağa sola kaçanlar da bilerek veya bilmeyerek aslında AKP’nin değirmenine un taşıyor!
Erdoğan ve arkadaşlarının derdi ne türban ne de kutsal din duyguları! Rejimle meseleleri var, Türkiye ile meseleleri var!
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı bu gidişi daha ne kadar seyredecek?



Arslan BULUT
Yeniçağ Gazetesi
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Cmt Eyl 22, 2007 12:07 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bu milleti bölmek , baktılar ki sağ sol ile olmuyor..

Şimdi Dini kullanarak . bunu yapmaya çalışıyorlar...

Dikkat ediyormusunuz... Fırınlarda pide alırken insanlar arasında muhabbet vardı.. şimdi ise millet birbirine düşmanca bakıyor.. Acab bu kimlerden diye...

Deneyin görürsünüz... ben her akşam inceliyorum insanları... ufak bir kıvılcım bekliyor insanlar.. bir olay çıksa.. millet birbirine girecek..

CİA'nın türkiye masası şefini kutluyorum...

Valla bu milleti nasıl etkileyeceklerini ... bizden iyi biliyorlar...

İşlerini iyi yapıyorlar ...
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kaganos
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Jan 02, 2005
İletiler: 1034
Şehir: TÜRKİYE

İletiTarih: Cmt Eyl 22, 2007 8:10 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

hadi bakalım Diyanetimizde sosyetikleşmeye başladı...

Yakında başkanlık Nişantaşı'na taşınırsa hiç şaşırmam...

Yahu çevremde bir sürü Alevi kökenli gerçek Anadolu Türk'ü bacılarımız var..

Hayatları boyunca makyaj nedir bilmiyorlar..

ama iş müslüman olma yarışına gelince...

Bizim bacılar tu kaka... çünkü başları açık...

Ama....
Bu makyaj yapan.. ayak bileklerinde dövmeler olan... vücutlarına yapışık elbiseler giyen... yeni versiyon müslüman tipler daha bir müslüman... daha bir revaçta...

Çünkü başları kapalı...

Bakalım Diyanet daha ne fetvalar verecek!...


http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=105251



saygılar.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Cmt Eyl 22, 2007 9:06 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Bu diyanet kafayı resmen yemiş.Kime yaranacağını,yaranmak için ne maskaralıklar yapacağını şaşırdı.
Ama asıl tehlikeli olan taraf;ayetleri ,ağızlarını eğip bükerek çarpıtıyorlar.
Süslenmenin orucu bozup bozmayacağını sormak ne kadar salakça bir soru ise,diyanetin verdiği bu fetva da en az onun kadar akılsızca.Şu rezalete bakın!
internet haber com. dan alıntı:
Alıntı:
Kuran'da "Allah'ın kulları için yarattığı süsü ve güzel rızkları kim haram kıldı? Onlar dünya hayatında, özellikle kıyamet gününde müminlerindir" ayetinin bulunduğuna dikkat çekilirken, Hz. Muhammed'in de "Allah güzeldir, güzelliği sever" dediği vurgulandı.

Yazıklar olsun be!Sen ne hakla burada geçen süs kelimesini alıp da bunu makyaj fetvası olarak veriyorsun?
Ne gerek var bu ayeti çarpıtıp da destek aramaya?Orucu bozan haller belli değil mi?Çık bunları söyle yetmez mi?Ne diye ayeti çarpıtıyorsun?

Yanlız bu ayette değil,daha onlarca ayette geçen süs kelimesi
çok geniş kapsamlı bir ifadedir.Süs; makyaj,boyanma malzemesi ile dar alana sıkıştırılamaz.Dünya malı bir süstür.Renkler bir süstür.Yaratılış işlevleri dışında,bitkilerin,hayvanların da süs özellikleri vardır.İnsanın bizzat kendisi;çeşitli çehreleri,renkleri,düşünceleri ile bir süstür.
Aslında tüm eşya bir süstür.Kullanım özellikleri dışında çoğu bir süstür.
Çeşitli türler bir süstür.Bu ayni zamanda bir çok çeşitliliği çağrıştırır.
Göze hitap eden her şey bir süstür.Çarpıklıklar,eğrilikler,hatta çirkinlikler de bir süstür.Buradaki süs,makyaj yapmak,boyanmak değil;yaratılmış türlerin çeşitliliği,farklılıkları,eşyanın nitelikleridir.
Orucun tarifi belli,zamanı,nasıl tutulacağı,nelerden uzak kalınması gerektiği apaçık ortadadır.Hala daha boyanmak orucu bozar mı diye sormanın,hala daha buna ayetleri zorlayarak cevap vermenin bir anlamı var mı?Adamların kendilerine o kadar güvenleri yok,hakkı hakikatleri o kadar saklıyor ve çarpıtıyorlar,din adına o kadar çok yalan söylüyor,işi kitaba uydurmaya kalkıyorlar ki,böyle gülünç fetvalar veriyorlar.
Her zaman söylüyoruz.Başı kapatmakla örtünme ayetinin şartları yerine gelmez.Örtünme ile birlikte dikkat çekmeme(ayaklarını yere vurarak yürümeme)anlamına gelen emirler vardır.Esas olan karşı cinsi tahrik etmeyecek davranışlardır.Kafayı örtüp de bunları çiğniyorsa,başını kuma sokmuş,ama başka tarafı açık kalmış deve kuşunun hali ne ise,o kadının da hali ondan farksızdır.Kadın bir mal değildir.Dincilerin yeni anlayışında ,bir süs malzemesi de değildir.Kadın;yaratılış kanunları gereği ağır sorumluluk ve görevleri olan,bizzat üretim ile sorumlu bir insan türüdür.
Bu üretim; çoluk çocuğunu doğurması,onları emzirip büyütmesi,yetiştirmesi,terbiye etmesi,korumsından tutun,günlük hayatta erkeğine çalışma hayatında yardımcı olmaya kadar bir sürü ağır sorumluluk dizisidir.Başını örtüp,son model jeeplerde volta atmak,piyasa yapmak ;kadının işi değildir.Gerektiğinde eşine tarlada yardımcı olacaktır,gerekirse topyekun savaşa katılacaktır,üretimin her aşamasında yer alabilecektir.İslamda kadın kafes arkasına tıkılacak bir mal değildir.Bu Türk geleneğinde de yoktur.Şimdi bu eleştirileri önlemek için;bunları boyatıp,altlarına son model arabalar vererek,piyasada dolaştırılarak;dinciler kadın özgürlüğü taraftarı olduğunu yaymaya ve bu şekilde kadınları kandırıp saflarına çekmeyi düşünüyorlar.Asıl yüzlerini,şeriatı (sözde)getirdikten sonra göstereceklerdir.
Bu oruç meselesi çok sulandırıldı.Tutacak olan tutsun,ama tutmaya niyeti olmayan insanlar da,böyle ortaya abuk subuk sorular atıp;meseleyi sulandırmasın.Hele diyanetin buna alet olması,tam bir rezalettir.
Her zaman olduğu gibi,her şeyde olduğu gibi,meselenin özü ile değil;saçma sapan ayrıntıları ile uğraşarak işi sulandırıyorlar.
ŞÜPHE İLE İBADET OLMAZ.ORUCUNU BELİRTİLEN KURALLARA GÖRE TUTAN ADAMIN ORUCU KABULDÜR,MAKBULDÜR.UKALALIK YAPIP İŞİ ÇIĞRINDAN ÇIKARTMAYA GEREK YOK.DİNİN EMİRLERİ VE NASIL YERİNE GETİRİLECEĞİ KURAN DA APAÇIK ORTADADIR.YALAKALIĞA,SOSYETEYE,YOBAZLARA YARANMAK DİYANETİN İŞİ DEĞİLDİR.HAKİKAT NE İSE,VE EĞER ONLAR GERÇEKTEN BİLİYORLARSA KONUŞSUNLAR,BİLMİYORLARSA GEVEZELİK YAPMASINLAR!
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
cCcBilgecCc
Deneyimli Üye
Deneyimli Üye



Kayıt: Mar 14, 2003
İletiler: 326

İletiTarih: Cmt Eyl 22, 2007 11:55 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Allah Belanızı Versin!..


Tercüman yazarı Behiç Kılıç, Milli Gazete yazarı M. ŞEvket Eygi'nin "dua"sını köşesine taşıdı. İşte ilginç dua.

--------------------------------------------------------------------------------

MİLLİ Gazete Yazarı Mehmet Şevket Eygi'nin çok çarpıcı satırlarını bir kez daha bu köşede yayınlamak istiyorum..
Ehli, erbabı bilir demişler...
Sayın Eygi'nin satırları, günlerin mana ve önemine müthiş uygun!.. Kendisi, yazısının başlığına "Allah belanızı versin" demiş, iyi de etmiş...
Şöyle devam ediyor..

"Evet, Allah belanızı versin! Bunlar kimlerdir? Hemen açıklayayım: Dindar görünüp de, dinci görünüp de, İslâmcı görünüp de; Yüce İslâm dininin, Yüce Şeriâtın yasak etmiş, haram kılmış olduğu bir sürü kötülüğü bilerek, kasıtlı şekilde, mütecâsiren (küstahça ve cesaretle), mütecahiren (açık şekilde) yapan fasıklar, facirler, azgınlar, kudurmuşlar güruhudur. Neler mi yapıyorlar? Bir bir sayayım:
1. Onlar haram yerler. Haram kazançlar elde ederler; haram, necis ve kara servetler biriktirirler.
2. İhalelere fesat karıştırırlar.
3. İşlerden' komisyon alırlar.
4. Emanetlere hıyanet ederler.
5. Halkı aldatırlar, yalan söylerler, vaat ederler sözlerini tutmazlar.
6. Çoluk çocuklarını, akraba ve talukatlarını, hısımlarını, hemşehrilerini, hizipdaşlarını ehil ve layık olmadıkları makamlara getirirler.
7. Kimisi hiçbir iş yapmadığı halde aydan aya bankamatikten maaş çeker.
8. Kanunen ve hukuken inşaat yapılmaması gereken yerlere rüşvet veya baskı karşılığında inşaat yaptırırlar.
9. Memleketi babalarının çiftliği zannederler.
10. Türkiye'nin istikbalini (geleceğini) yetiştiren eğitimi berbat ederler.
11. Mahiyetini ve kaynağını asla açıklayamayacakları efsanevî servetlere sahip olarak Karun gibi zengin olurlar.
12. Dindar geçindikleri halde İslâm'ın en amansız, en azılı, en acımasız, en gaddar düşmanlarıyla işbirliği yaparlar.
13. Ne kadar kutsal değer varsa onları paraya, menfaate, prestije, itibara, şöhrete alet ederler.
14. Nemrud'a, Firavun'a taş çıkartacak şekilde ve aşırı derecede lükse, israfa, gösterişe, şatafata, debdebeye, tantanaya yönelirler.
15. Kur'an derler, Kur'an'ın emirlerini ve yasaklarını hiçe sayarlar; Peygamber derler, Sünnet derler, onların uygun görmediği her şeyi yaparlar.
16. Ben derler, başka bir şey demezler. Benlikleri için, şahsî ihtirasları için, dünyevî şehvetleri için yemeyecekleri halt yoktur.
17. Münafıklığın belli başlı kaç alâmeti varsa onlardadır.
18. Biz ıslah ediyoruz derler, fitne ve fesattan başka bir şey yapmazlar.
Evet, dünyada ve yurdumuzda kefere vardır, fecere vardır, İslâm'a ve Müslümanlara açıkça düşmanlık eden karanlık ruhlu insî şeytanlar vardır. Lakin emin olunuz, onlar din sömürücüleri kadar tahribat yapamazlar, zarar veremezler.
Yüce İslâm mukaddesatını şahsî menfaatlere ve nakde tahvil edenlere lânet olsun!.."
Vallahi durum böyle...
Sayın Eygi, kıyaslayarak fecaati gözler önüne de seriyor ve şöyle diyor..
"Allah'ın bütün insanlığa, hassaten müminlere en güzel bir örnek ve model olarak gönderdiği Peygamber nerede, birtakım zevat-ı nâ-şerif nerede. Peygamber vefat ettiğinde altın ve gümüş miras bırakmadı. O ömrü ve hizmeti boyunca parayı sevmedi, paraya önem vermedi. Bir de şu, Müslüman görünen sefil ve sefihlere bakınız. Akılları fikirleri, emelleri hep para, hep menfaat, hep benlik...
Peygamber böyleleri için ,Onların dinleri paraları, kıbleleri karılarıdır' buyurmuştur..."
Arz ettiğim gibi, tam günün mana ve önemini yansıtan bir yazı..


Behiç Kılıç - Tercüman
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1