 |
Basın-Yazarlar: AYNAYI KENDİNE TUTMAK! / İSRAFİL K. KUMBASAR
Gönderen:: Bozkurt |
|
|
Konu Basın-Yazarlar
Peki nerede Ozan Arif?..
Devlet Bey, babasını mı öldürdü, yasak mı koydu?..
Hayır!.. Aksine ‘herkese kucak açtığını’ zaman içinde sizlerden duyduk.
Enis Hoca gibi ‘üç yıl bakanlık yapacaksın’, ondan sonra enine sonuna konuşacaksın!.. Hele o eski milletvekillerinin ne hakkı var, olup bitenleri eleştirmeye?..
ERCİYES Zafer Kurultayı üzerine yaptığım bazı değerlendirmelerden dolayı, gerek yurt içindeki gerekse yurt dışındaki ülkücü ağabeylerimizden epeyce tepki aldım!..
Tepkiler, genelde olumlu nitelikteydi!..
Tabii ki ortaya konulan bir görüşü ve düşünceyi beğenenler olduğu gibi eleştirenler de olacak!..
Benim hayat felsefeme yön veren en önemli ilkelerden birisi de şudur:
“Övgüler, her zaman gerçek değildir, bazen aşırı ve dahi yanıltıcı olabilirler!.. Ancak yergiler gerçektir ve insanları yanıltma payı çok azdır!” Dün, eski bir dostun, gönderdiği bir mektup geçti elime!..
Hüsamettin Topuz, uzun metrajlı mektubunda, şahsımı hedef tahtasına oturtarak, ‘eline geçirdiği bütün ok ve mızrakları’ üzerime saplamaya çalışmış!..
Tasavvuf erenleri, “Aynayı önce kendi içine tut” derler!..
Atalarımız da bunu “Önce iğneyi kendine, sonra çuvaldızını başkalarına batır” diye özetler!..
Biraz da ‘iğneyi kendimize batırmak’ açısından mektubu takdirlerinize sunuyorum:
“İsrafil Bey;
Çok kaliteli yazılarını hergün zevkle okuyoruz. Seninle gurur duyuyor, geniş bilgi birikiminden mutlaka yararlanıyoruz. Ancak son günlerde ‘sabrımızı zorlamakta olduğunuzu’ bilmeniz için içimizi döküp eleştirilerizi sizinle paylaşmak istiyoruz!..
‘Ülkücülük adına çalıştığını zannedip, ülkücülüğe darbe indirdiklerinin farkında olmayanları’, zaman zaman ‘kendilerine gelmeleri için’ uyardınız!..
‘Birlik olalım, kavgamız içimizde olsun, tek ses olalım’ dediniz!..
‘3 Kasım’ı unutalım, geleceğe bakalım, sorgulamamızı zamanı geldiğinde kongrelerimizde yapalım” dediniz!.. Kısacası “ülkücü terbiyeye bağlı kalarak eleştirilerimizi yapalım” diye siz ve diğer yazarlarımız gerekli ikazlarını yaptınız!..
Bizler de sizleri takdir ettik.
Ancak, sizlerin hiç mi kabahati yok?.. Hiç mi zikzak yapmıyorsunuz!..
Tabii ki yapıyorsunuz!..”
“Gelelim asıl meselemize!..
Erciyes’ten beklentilerinizi önceden sıraladınız!.. Erciyes’in amacından övgüyle bahsettiniz. Bir diğer değerli yazarımız da Erciyes’i eleştirdi. Hatta Ankara’da toplanmayı önerdi. “Hangi zaferi kazandık ta kutlamasını yapıyoruz” dedi.
Herkes farklı şekilde görüşlerini belirtti!..
Erciyes sonrasında birkaç yazarımız gerçekleri tespit edip, ‘ülkücülerin Tekir yaylasına sığmayacak şekilde, ilgi ve coşkuyla hareketlerine ve liderlerine bağlı olduklarını’ dile getirdiler.
Bütün ülkücüleri tebrik ediyorum.
Selcan Hanım farklı anlatıyor, Arslan Bulut ve Arslan Tekin beyler farklı anlatıyorlar!.. Hepsine saygı duyuyorum!..
‘Amaç üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi’ anlayamıyorum!..
Erciyes dönüşün Kanal 7’deki haberleri dinledim. Diyor ki, “Kurultaya ilgi her senekinden çok daha azdı!..”
Sizler ilginin çok fazla olduğunu söylüyorsunuz ama ‘nedense bu ilgiden pek de memnun olduğunuzu’ söyleyemiyorsunuz!..
Yanlış yapıyorsunuz.
İnsanların kafasını karıştırıyorsunuz!..”
“Neymiş efendim!.. ‘Devlet Bey kürsüye gelince alanda aniden bir suskunluk olmuş, insanların üzerine ölü toprağı serpilmiş.’ Yok böyle bir şey!..
Milyonlarca insan orada niçin toplandı!.. ‘Piknik yapmak için mi’, yoksa Devlet Bey’in çok önemli açıklamalarını dinlemek için mi?..
Bence sizin de arzu ettiğiniz gibi, ‘çok sert’ ve de ‘yumruğunu vurarak’ önemli konularda Türkiye üzerine oyun oynayanları ve AKP hükümetini uyardı!..
Yine sizin de köşenizde belirttiğiniz gibi ülkücüler, Ruşen Çakır’a ders vermek için, ‘bir yerlere gitmediklerini cümle aleme göstermek için’ oraya koştular!..
MHP il başkanlarının yayınladıkları bildiriyi ‘dayatma’ olarak kabul ediyorsunuz!..
Ne yapsaydılar yani?.. Devlet Bey’e ‘Bir an önce istifa edip git’ mi deselerdi!..
O mu daha demokratik olurdu?..
Onlar ‘terbiyelerinin’ ve ‘saygılarınının’ gereğini yaptılar!..
‘Sizin isteğiniz doğrultuda’ görüş belirtselerdi o zaman hiçbir şey yazmayacaktınız!..
Size canlı bir örnek vereyim!..
1997 kongresi öncesinde ben fanatik bir Tuğrulcuydum!.. Ağabeylerimle tartışırdım. Onların hepsi de Bahçeli’den yanaydılar!..
Ama kaybedince Devlet Bey’in emrine girdik!.. İşte demokratik olanı budur!..
Zaman içinde Devlet Bey’in ‘seviyeli’, ‘ölçülü’ ve ‘dürüst’ bir lider olduğunu gördüm, sizler de gördünüz!..
Ama sabırlı olamadık!..
Üçlü koalisyonla değerlendirdik kendisini!.. Ve de 3 Kasım’da idam ettik!.. Siz değerli kalemlerimizden ‘teskin edici’, ‘birleştirici’ yazılar bekliyoruz!..”
“Her ülkücü, kim olursa olsun, liderinin emrindedir!.. ‘Bu harekete katkı sağlayan’ herkesten Allah razı olsun. Bu Ahmet Şafak ta olabilir, Mustafa Yıldızdoğan da...
Ahmet Şafak, ‘benim tarzım değildir’, dinlemem bile!..
Ama bize bir coşku, bir canlılık getiriyorsa, gençliği harekete kanalize edebiliyorsa bunun ne zararı vardır?..
Peki nerede Ozan Arif?..
Devlet Bey, babasını mı öldürdü, yasak mı koydu?..
Hayır!.. Aksine ‘herkese kucak açtığını’ zaman içinde sizlerden duyduk.
Enis Hoca gibi ‘üç yıl bakanlık yapacaksın’, ondan sonra enine sonuna konuşacaksın!.. Hele o eski milletvekillerinin ne hakkı var, olup bitenleri eleştirmeye?..
Eğer herhangi bir hata varsa, bu hatalara kendileri de ortaktırlar!..
Bir kere olsun gelip tabanı dinlediler mi?.. Üç buçuk yıl boyunca ‘şovdan’ başka ne yaptılar?..
‘Daha önce Devlet Bey’e toz kondurmayanlar’, kendilerini milletvekili aday listelerinde ‘arka sıralarda’ görünce başladılar enine uzununa esip savurmaya!..”
“Sorarım sana!..
Türkiye’de gelmiş geçmiş kaç lider var ki adına slogan yapılsın ve de toplumda kabul görsün!..
‘Başbuğ Türkeş’, ‘Halkçı Ecevit’, ‘Devletin başına Devlet gelecek’ gibi sloganları gönüllerden çıkartmak oldukça zordur!.. MHP’nin başına gelecek her lideri kabul edip, ‘terbiyemizin gereği emrinde olacağımızı’ herkesin bilmesini yazmalısınız!..
Gözlemlerin odur ki, Yeniçağ gazetesi, her geçen gün giderek güçleniyor... İnşallah daha da güçlenecek!.. Hatta zamanı gelince kendi TV’mizi bile kuracak!..
Fakat dikkatimi çeken bir şey var: Yüzde birlik BBP’ye zaman zaman tam sayfa ayrılırken, MHP birkaç satırla geçiştiriliyor!..
Oysa Yeniçağ’ın güçlenmesini isteyenler MHP’lilerdir!..
Haftalık Kurultay gazetesinde bulduğumuz sıcaklığı, Yeniçağ’da da yakalamayı umut ediyoruz!..
Bozkurtlar bazen yukarıda sıraladığım sebeplerden dolayı da ağlar!.. Sen bizlerin gururusun!..”
Hüsamettin TOPUZ
|
|
|
| |
|
|
| Giriş |
| Hala hesabınız yok mu? Hemen buradan açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi birçok avantajlara sahip olacaksınız. |
|
|
|
| Haber Puanlama |
Ortalama Puan: 4.33
Toplam Oy: 3
|
|
|
Haber :
Üyeler :
Servisler :
İletişim :
Dökümantasyon :
