 |
Basın-Yazarlar: Hedef Denktaş Ateeeşş! / Ergun Göze
Gönderen:: Bozkurt |
|
|
Konu Basın-Yazarlar
BÜTÜN tetikçiler Denktaş'a saldırıyor. İnsafsızca, vicdansızca ve devamlı olarak... Bunun birçok sebebi var:
1- Çünkü, Denktaş'ın sözlerine verecek cevapları yok.
2- Denktaş'ın ağırlığı, onların bütün tahriklerine ve gerçekleri tahriplerine rağmen Kıbrıs'ta hala çok önemli.
3- Denktaş'ı hedef alarak Kıbrıs davasının, Türkiye'nin hatta dünyadaki Türk varlığının davası olduğunu, Kıbrıs'ın çok üzerinde bir önemi bulunduğunu gözlerden kaçırmak, halkı uyutmak istiyorlar.
4- Çünkü, dikkatleri Annan Planı'nın tuzaklarından başka noktalara çevirmek istiyorlar. Bütün bunları yaparken de Rumlar'ın ekmeğine tereyağı sürmekten çekinmiyorlar.
Kıbrıs'tan bir okuyu*****un bildirdiğine göre, Türkiye kökenli Türkler arasında da çok ayrı ve zehirli bir propaganda yapıyorlarmış ve diyorlarmış ki, 'Türkiye Kıbrıs'tan vazgeçti. Artık bu iş bitti. Hayır diyerek ne kazanacaksınız. Bugüne kadar kazandıklarınızı da kaybedeceksiniz. Halbuki evet derseniz, Annan Planı'nın size temin ettiği haklara kavuşacaksınız, siz değilse bile çocuklarınız Avrupa'da iş bulup çalışacak, Türkiye'ye dönmek isteyenlere de onar bin Euro verilecek, daha ne istiyorsunuz? Hükumet kırkiki bin kişilik bir liste verdi. Hepiniz bu listede varsınız. Evet deyin bu işi bitirin.'
Satıyorlar...
EN yakını yedi sene sonra gereçekleşebilecek hükümleri yarın olacakmış gibi satıyorlar. Hele bunların hiçbir garantisi olmadığını ve Avrupa'nın da, Birleşmiş Milletler'in de Rum'un yanında olduğunu bugün verilen sözlerin yarın geri alınacağını ve hep öyle yapılmış olduğunu Türkler'den saklıyorlar. Zaten kendileri de hep Rum'un yanında görmüyor musunuz?.. Talat'ın bir ayağı şimdiden Rum bölgesinde, hatta kalbi bile.
Bu propagandanın ne kadar yalan olduğu şundan belli, bu kırkiki bin kişinin isimlerini Talat kendi kabinesi üyelerinden bile saklıyor ve açıklamıyor. Çünkü en az onbeş yirmi bin Türk'ü açıkta bıraktı. Eğer bırakmadıysa niçin açıklamıyor neden korkuyor?
Okuyu***** ilave ediyor:
- Bilhassa Karpaz bölgesindeki Karadenizli Türkler'in üzerinde ayrı bir çalışma yapılıyor. AKP'li milletvekillerinin bu konuda derin çalışmaları var. Sayın Denktaş'ı yıpratmak için 'Tayyip Bey hemşehrimize ayıp yaptı' diyor, hemşehrilik hissini körüklüyorlar. Bilhassa, Karpaz Belediye Başkanı Arif Bayraktar üzerinde çok çalışıyorlar çünkü o eskiden Denktaşçı idi. Şimdi bocalıyor. Çünkü, Türkiye'ye götürdüler ve Tayyip Bey namına muhasaraya aldılar. Soyadından belli olacağı gibi, Yeni Şafak gazetesi sahibi olan Albayraklar'a mensup Arif Bayraktar bütün bunlara rağmen henüz tam manasıyla evet demedi. Sayın Denktaş'a edilmedik iftira kalmadı da işi bakın ne zavallı noktalara kadar götürüyorlar. Dünkü Hürriyet'te Fatih Altaylı'nın yazdığına göre 15 temmuz 1974 Rum patırtısında Denktaş 'Bu onların işidir, siz evlerinize girin karışmayın' demiş, çılgına dönen Başbakan Ecevit de ona 'Sakın böyle konuşma bizim müdahale hakkımızı önlersin' diye çıkışmış, kısacası Denktaş da analiz yeteneği yokmuş. Denktaş'ın hatıralarının 1999 baskısı'nın 362.sayfasından aynen alıyorum: 'Sabahın saat 8.15'i Rum tarafından silah sesleri...Marşlar... Telefon... Makarios öldürülmüş... İlticalar olabilir... Ben halka çağrı yaparak bu Rumlar arası bir olaydır sakın karışmayınız diyeceğim.. Ecevit'e mesaj: Enosis için son adım atılmıştır. Müdahaleden başka çare yoktur.
Fatih'in analizi
ŞİMDİ demek ki Sayın Denktaş'ın yerinde Fatih Efendi olsaymış, Türkler'i de aynı badirenin içine sürüp bütün dünyaya bu Kıbrıslılar'ın işidir dedirtecek, Türkiye'ye de sizin müdahale etmenize gerek yok, ben ettim diyecekmiş.. Diyecekmiş de acaba kapışan taraflardan Makarios'u mu tutacaktı yoksa Sampson'u mu? Fatih Efendi bunun analizini de yapmış mıydı? Fatih Efendi'de de ne akıl, ne feraset ne analiz varmış be. Analizini sevsinler.
3 Ağustos günü Denktaş Ankara'dadır ve Fatih Altaylı'nın çılgına döndü dediği Ecevit basın toplantısında 'Sayın Denktaş'ın değerli kişiliğinde, Kıbrıs Türkleri'ni yeni aydınlık günlerin eşiğinde kutluyorum. Kıbrıs için saptanacak nihai çözüm, bizim açımızdan her şeyden önce Kıbrıs Türkleri'nin kabul edeceği ve istediği çözüm olmalıdır. Bu bakımdan Sayın Denktaş bize ışık tutacaktır' demektedir.
Aynı Ecevit bu gün yine Denktaş'ın yanında. Ya Fatih Efendi'nin analizi kimin yanında. 'Türkiye benim ana vatanım değildir' diyenin mi?
Ergun Göze / H.O.Tercüman
|
|
|
| |
|
|
| Giriş |
| Hala hesabınız yok mu? Hemen buradan açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi birçok avantajlara sahip olacaksınız. |
|
|
|
| Haber Puanlama |
Ortalama Puan: 4.91
Toplam Oy: 12
|
|
|
Haber :
Üyeler :
Servisler :
İletişim :
Dökümantasyon :
