 |
Basın-Yazarlar: Milliyetçilik düşmanları / Ergun Göze
Gönderen:: Bozkurt |
|
|
Konu Basın-Yazarlar
AB’YE girmek sevdası çıktığından bu yana, milliyetçilik "tu kaka" oldu. Bir vakitler Türk Anayasası’na giren bir prensip, bugün en büyük tehlike sayılıyor. 1940 senesi sonraları da komünistler, Türk milliyetçiliğini en büyük tehlike olarak takdime çalışırlardı. 12 Eylül’ün aşırı ortacı zihniyetinden güç alarak ve o günden başlayarak milliyetçilik zayıflatılmaya başlanmıştı. Ama bugünkü kadar, yâni vahşi kapitalizmin kesesinden karnını doyuranlar ortalığı kapladığı bu devirde olduğu kadar, milliyetçilik açıkca ve utanmazca aşağılanmamıştı.
Kimse heyecanlanmasın
BU baylar, son olaylardan ve milliyetçi duyguların doğurduğu reaksiyonlardan rahatsız görünüyorlar. Bu sebeble de "Heyecansız olmayı öğrenin" diyorlar. Daima olduğu gibi, hırsızın hiç kabahati yok. Yine polis kabahatli. Asla ve kat’a, bu olaylara yol açan olayların faillerini kınamıyorlar. Yâni iki taraflı oyun, hem onları böylece pasif kalarak güçlendiriyorlar, hem de milliyetçileri itham ederek milliyetçiliği zayıflatıyorlar. Bir başkası da, "Nasıl olur da bir milliyetçi derneğin başkanı, bir meslek teşekkülünün başına gelir" diye milliyetçiliği veba imiş gibi ele alıyor. Sanki bir yerde başkanlığa gelmek için milliyetsiz olmak, gayrimilli olmak şart imiş havası veriyor. Şairin dediği gibi, "Evvel yoğ idi işbu rivayet yeni çıktı"
Yine aynı gazetede
MİLLİ devletin temelini sarsan bu gayrimilli görüşlerin yayımlandığı gazetede aynı gün bir başkası da *****iyama’dan bahsediyor. Yıllarca önce milli devletin artık yeryüzünden silineceği kehanetinde bulunan bu zat, yıllar sonra yazdığı son kitabında bu fikrinde yanıldığını aktararak *****iyama’yı bu mertçe itirafından dolayı tebrik ediyor. Acaba diğerleri bu yazıyı okudular mı? Okusalar da ne yazar, yine aynı şeyleri yazarlar.
Milli sınırları münakaşa edilir hale getirilmiş, dağlarında bölücülerin ordu mensuplarını şehit ettikleri ülkemizde milliyetçilik aleyhindeki bu hareketleri ibretle izleyen gerçek milliyetçiler asıl tedirgin olanlardır. Şimdi (*****artesi gecesi) Genelkurmay bildirdi. Yunan Kara Harp Okulu’na misafir giden Türk Kara Harp Okulu talebelerinin odasına, üzerine hakaret kelimeleri yazılı Türk Bayrağı bırakıldı. Genelkurmay Yunanistan’dan resmen özür dilenmesini istedi. Acaba Genelkurmay heyecanlanmalı mıydı? Genelkurmay Başkanlığı’na da böyle milliyetçi kişiler getirilmemeli miydi? Bu yazarlara sormak gerekir. Herhalde böyle heyecanlara gerek yok diyeceklerdir.
Evet asıl tedirgin olan bizleriz, çünkü bütün devletlerin milliyetçiliklerini azdırdıkları dünyamızda, Türk’e, Türkiye’ye karşı büyük bir tuzak, bir suikast hazırlandığını, bu milliyet ve milli düşmanlarının da bu planın bir parçası olduğunu biliyoruz. Ayrıca biliyoruz ki Türk Milliyetçileri, ciğerlerine kan oturana kadar soğukkanlı olmalı ve en küçük bir hukuk dışı harekette bulunmamalıdır. Öyleki bir gün, soluğunu verdiği zaman bütün bu gayrimilli propagandalar ve faaliyetler tsunami önünde kalmış gibi savrulup gitmeli. Hem de meşru yoldan. Evet, bu ciğer yalnız milliyetçilerde vardır onun içindir ki bu ciğersizlere karşı dikkatli, fakat sabırlı olunuz.
Ergun Göze / H.O. Tercüman
|
|
|
| |
|
|
| Giriş |
| Hala hesabınız yok mu? Hemen buradan açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi birçok avantajlara sahip olacaksınız. |
|
|
|
| Haber Puanlama |
Ortalama Puan: 4.6
Toplam Oy: 5
|
|
|
Haber :
Üyeler :
Servisler :
İletişim :
Dökümantasyon :
