DURUM TAHMİNİMDEN ÇOK DAHA VAHİM / SAVAŞ SÜZAL
Tarih: 27.05.2003 Saat: 21:39
Konu: Basın-Yazarlar


Durum, Orgeneral Özkök'ün konuşma yapmasından önceki bildiklerimize ve beklentilerimize oranla bence daha vahim ve endişe verici.

Zira bu da ordunun en üst kademesinin en alttan haberi olmadığını veya en alttaki gurubun en üste güvenmediği devre dışı bıraktığını gösteriyor. Ne gariptir  Türkiye'nin gündemi ne kadar hızlı ve anlamsız değişiyor veya değiştiriliyor. İnsan sevinsin mi yoksa üzülsün mü bir türlü kestiremiyor. Bakın Beşiktaş şampiyon, Sertap Erener'in parçası "Everyway That I Can" adlı benim anladığım müzik türünün dışındaki o çıngır çıngır müzk Eorovisyon yarışmasında birinci oluyor ve benim halkımda haklı olarak çılgınca seviniyor. (Biz sevincimizi de üzüntümüzü de aşırı şekilde ortaya koyan bir ulusuz ya) Bu arada gerçek gündem veya gündemin en önemli olayları bir iki lafın ardında yok edilerek etkisi kaybettirilip gündemin geri sıralarına doğru kaydırılıyor. Eğlence her zaman ülke gündeminde ama biz ne hikmetse  eğlenmeyi bile döğüşür gibi yapıyoruz.  Bu arada atı alan üsküdarı geçiyor. Bizde bekliyoruz bizim için başkaları mücadele etsin, başkaları bizim için karar versin hatta köşe yazıları okuyalımda başkaları bizim yerimize haberleri okusun özümlesin yorumlasın değerlendirsin bizde sıfır kilometre de pırıl pırıl hiç kullanmadığımız beyinlerimizi öbür tarafa götürelim diye. 

     Gündemin zir zop maddelerinin dışında Ankara'da oynanan oyunu adam gibi değerlendirmek gerek. Dünki toplantıya girmeden önce son günlerde ısrarla Silahlı Kuvvetler üzerinde içten veya dıştan başlayan saldırıların birer tesadüf olduğunu düşünüyorsanız kusura bakmayın ama size  biraz safsınız derim. Bu olaylar açıklamalar tesadüf değil planlı bir eylemin açık kanıtlarıydı. Wolfowitz ile Grossman'un açıklamalarını tesadüf sanıyorsanız bir daha geçmişteki olayları, açıklamaları önünüze alın ve dikkatle değerlendirin öyle olmadığını göreceksiniz. Bu açıklamayı yapanlar kimler? Bunlar da AK partiyi iktidara taşıyan Amerikan musevi ekibi değil mi? İlginç birleşim. İslamcı partiyi iten musevi-amerikan işbirliği. ABD'li diplomatlar Tayyip Bey'in geleceğinin mimarları olmadılar mı? Ancak onlarda Amerika daki derin devlete mahçuplar. Tayyip Beyin Kasımpaşalı tarafını görmemişlerdi. Gördüler. Sonuç, Tayyip bey ile askerlerin geleneksel düşmanları tarafından Washington'a ulaştırılan acil mesajlarla gündem tekrar allem edildi, kallem edildi askerler üzerine çekildi. Sonuçta askerler de bir şekilde kendilerine yakın olduğu söylenen gazeteciler aracılığıyla kendi mesajlarını verdiler. Bu mesajın nereden çıktığı ise tartışmalı. Gençmi yaşlı mı orası biraz karanlık. Eğer Genel Kurmay Başkanı Özkök'ün söyledikleri doğruysa, aslında AK parti için daha tehlikeli bir durum var. Bir kere Mustafa Balbay'ın haberinin gerçek olduğuna yüz de yüz inanıyorum. Bende o ordunun bir zamanlar genç üyesiydim. Ne demek istendiğini gayet iyi anlıyorum. Yani alttaki gurupla üstteki gurubun irtbatı koptuğu ortaya çıkıyor. Yani alttan gelen büyük deprem dalgaları güvenilmediği için  üstekilere iletilmemiş demek. Yani açıkca komutanların bu tür olaylarda etkili olan küçük rütbeli subaylarla irtibatları yok gibi görünüyor. Arada tampon bölge kalmamış gibi. İşin ilgi çekici tarafı 27 Mayıs'a denk gelmesi.

    Ama her şeye rağmen Orgeneral Özkök gene de bazı şeyleri saklayamıyor. O da kadrolaşma. Bence iktidarın kadrolaşmamasını beklememek saflık olurdu. Her hükümet gibi bu hükümetinde kadrolaşma hakkı vardır, ancak bu nereye kadar gidecek işte orası önemli. Türkiye kadrolaşmadan daha tehlikeli bir sahaya doğru koşuyor. Orgeneral Özkök ile anlaştığım tek konu artık darbelerin 28 Şubat olayında da görüldüğü gibi tanklı silahlı olmasına gerek yok. Bin türlü yolu var bunun, ekonomik, sosyo ekonomik, platonik gibi. Ümmetçi bir iktidarın, millet kavramına karşı olması, Abdullah Öcalan'a, PKK-KADEK'e af çıkarmasından daha doğal ne olabilir? Kürt veya Türk yada Fransız olmuş önemli değil. Mühim olan müslüman olsun, ümmet olsun yeter. Arapta olur, çingenede ne yazar yani? Bu noktada yollarının üzerindeki tek engel Askerler.
    
      Birde psikolojik sorunları olduğu yazdıklarından kitaplarından, romanlarından anlaşılan Altan ailesinin fertlerinin askerlerle ilgili açıklamalarına iki çift sözüm var. Askerin demokrasiyi, devleti, *****huriyeti koruma yetkisi, yasalardan, Anayasa ve İç hizmet yasasından kaynaklanır. Bunu beğenmiyorsanız, ikinci ve de beşinci *****huriyete de karşı olan iktidarın Meclis'te yeterli ezici  çoğunluğu var, oturun değiştirin iç hizmet yasasını sonra da dönün sana ne be kardeşim deyin askerlere, diyebiliyorsanız. Hariçten gazel okuyacağınıza. Ha bir de hatırlatayım, AB falan hayali ile kendinizi oyalayında bakın papazlar dillerinin altındaki baklayı çıkarmış. Anlaşılan onlar bile bizim politikacılardan daha namuslu. Artık bu millete bu masalı daha fazla itelemeyin lütfen. İnsanlar geçim derdinde seçim değil.  SAVAŞ SÜZAL- habergazete






Bu haberin geldigi yer: Bozkurt NET
http://www.ulkuocagi.net

Bu haber icin adres:
http://www.ulkuocagi.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1075