
KOLEJ-İ YASA / NECDET SEVİNÇ
Tarih: 8.08.2003 Saat: 01:05 Konu: Basın-Yazarlar
Türk Milleti’nin en büyük talihsizliği, dün Türk Devleti’ni vâreden, bugün de bağımsızlığımızın yegâne teminâtı olan Türk Milliyetçiliği’ni küfür olarak kabul eden bir tuhaf İslâmcı takımın iktidarı elegeçirmiş olmasıdır.
Bu ne biçim fikir nâmusu, bu ne biçim İslâmcılık ise Türk Milliyetçiliği küfür, yâni İslâm’a aykırı ve hattâ İslâm düşmanı bir fikir hareketi olarak kabul edilirken, etnik milliyetçiliğin hortlatılması için de kanun üstüne kanun çıkarılmaktadır. Türkiye’nin etnik unsur esasına göre yeniden yapılandırılmasını ve millî birliğin darmadağın edilmesini öngören bütün bu girişimler Türkiye *****huriyeti’ne resmen ve hukuken harp ilân etmek demektir ki, toplumun büyük kesimi, millî önder ve teşkilâtlardan yoksun olduğu için bu harp ilânının henüz farkında değildir. Fakat etnik yapılanma ve büyük Türk Ailesi’nin mensubu olan kürtlere ayrı bir ırk şuuru vermek suretiyle Türkiye’de birden fazla millet yaratma gayretleri de devam ettirilmektedir. Millet demek, dil demek olduğuna göre; şimdi bâzı İslâmcı kalem erbâbı, aslında mevcut olmayan kürtçenin eğitim dili olduğunu iddiaya başladılar. Bizim ısrarla tâviz yasaları dediğimiz uyum yasaları çıktıktan sonra; iyiniyetli olduğuna asla inanmadığım Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası Genel Başkanı olduğu söylenen Ali Rıza Ekinci adında bir imam efendi ortaya çıkıp, uyum yasalarını da gerekçe göstererek “Kürtçe vaaz verilmesini” istedi ya, bu talepten sonra bâzı İslâmcılar neredeyse sevinçten göbek atacaklar!
Kürtçe zâten yüzyıllardan beri Doğu medreselerinin hâkim diliymiş de, zâten “değerli romancımız” Yaşar Kemal, kürtçenin zengin bir dil olduğunu söylemiş de, kürtçenin yanısıra arapça ve farsçaya hâkim olan Abdülmelik Fırat, bu yönde bıkmadan açıklamalar yapmış da, Mehmet Uzun’un, kürtçenin roman dili olma yolundaki gayreti hatırlanmalıymış da... Adam İslâmcı değil sanki kürtçülerin dâvâ vekili!
Bir Türk Milliyetçisi olan rahmetli babasının kemiklerini sızlatıp duran bu hayırsız evlât, İslâmcı gazetede kürtçe Kur’ân çevirisinden bile bahsedebilmiştir! Her ne hâl ise. Anlaşılan bu kürtçe meselesinin üzerinde daha çok durmamız gerekecek, şimdilik şu kadarını arzedelim ki, Kerkük Hukuk Fakültesi’nin arapça tabelâsı nasıl bir kürtçe ile değişti biliyor musunuz: - Kolej-i Yasa!
Lâtince bir kelime ile bir Türkçe sözcüğü fars grameriyle yazarsanız kürtçe mi oluyor? Bu komedi kürtçe diye bir dilin mevcut olmadığını bâzı kalın kafalılara anlatmaya kâfi gelmiyorsa Dr. Fritz’in, Petersburg Akademisi tarafından yayınlanan kürtçe, farsça, almanca lugattan tespit ettiği şu rakamlara dikkat buyurunuz: Kürtçe olduğu iddia edilen 8.307 kelimenin 3.080’i Türkçe ve eski Türkmence, 2.000’i yeni arapça, 1.030’u yeni farsça, 1.240’ı zentce (yâni eski farsça), 370’i pehlevîce, 220’si ermenice, 108’i keldanîce, 30’u da kürtçedir! Bu 30 kelimeyle roman değil dilekçe bile yazamazsınız. Biz bütün bu bilimsel gerçeklere dayanarak kürtlerin Türk ırkının evlâdı olduklarını iddia edegeldik. Hâlen de iddia ediyoruz. Siz de imâna gelin kürtlerin Türk olduğunu kabul edin.
Necdet Sevinç / Yeniçağ Gazetesi
|
|