Adres Vatikan / Ergun Göze
Tarih: 24.10.2003 Saat: 01:55
Konu: Basın-Yazarlar


AB hayranlarına, AB zimamdarları şimdi yeni bir adres gösteriyorlar: Vatikan. Bizim AB hayranları şimdi de en büyük Türk düşmanlığının merkezi oylan Vatikan'ı ikna etmeliymişler. Çünkü Vatikan, AB'nin Hıristiyan kimliğinde ısrar ettiği gibi, ayrıca Türkiye'deki din serbestisi hakkında da dilekleri pardon 'emirleri' varmış.

Onu da telafi etmeliymişiz. Anlaşılıyor ki, Türkiye'yi bir ümidin kazığına bağlayıp iyice istedikleri gibi yolmak imkanını ele geçiren AB zimamdarları bir defa daha 'süre' ve 'bahane' kazanacaklar. Biz istiyoruz ve yol gösteriyoruz diyecekler. Türkiye'nin başına gelenler de bu yolu takip ederlerse. ülkemizi milli, manevi, tarihi kimliğinden sıyıracak cascavlak bırakacaklar. O zaman eğer Türkiye'yi AB'ye alsalar bile aldıkları Türkiye olmayacak.
Aslında Vatikan bizden, sadece bizden değil, bütün insanlık aleminden asırlarca sürdürdüğü Haçlı Seferleri ve Engizisyon uygulamaları için özür dilemeli ve asırlardır zulümle topladığı ve bankerlik bile yapmasını temin eden serveti de Hazreti İsa aşkına yoksullara bağışlamalıdır. Hem de öyle yarım ağız değil, ta derinden kalpten ve fikir namusu çerçevesinde. Yoksa ayni uygulamaları bu sefer diplomatik yönden tamamlamaya uğraşmamalı. Böylece bizim şiddetli laik AB hayranları da 'minareler süngümüz olacak' diyen, müstafi Milli görüşçü AB hayranları da, dünyanın tek teokratik devleti olan Vatikan'ın kapısında birleşecekler demektir. Hayrını! görsünler.
Aferin diyorum
İNANINIZ AB zimamdarlarına aferin diyorum. Öyle ya, böyle bir ateşli müşteri bulmuşlar, niçin yolmasınlar. İlk denemelerinde iyi sonuç aldılar. İstenilen kanun tekliflerini her şeyi bir yana bırakıp bu AB hayranları bir çırpıda çıkarıverip puan kazandılar. AB zimamdarları da baktılar ki umduklarından da verimli bir müşteri bulmuşlar, istediklerini veriyor, onlar da isteyip duruyorlar. Kendileri hiçbir şey vermeyecek olduktan sonra niçin istemesinler ve almasınlar. Üstelik ufak bir ümit kapısı açınca, bunun yalancıktan olduğunu bile fark etmeyen heyecanlı bir müşteri bu; koşuşturup duruyor, fiyat arttırıldıkça, yeni tavizler istendikçe de hiç usanmıyor, hiç duraklamıyor, bu işin sonu nereye varacak demiyor. 'ċşıka Bağdat sorulmaz' diyerek, bu AB hayranları dağları aşıp gidecekler, gözleri öyle kararmış.
Vatikan'ın isteğini faraza kabul etseler bu sefer başka bir adres gösterip göstermeyeceklerini bile hiç hesaba katmıyor. Halbuki AB de adres de çok, bahane de. İnanmayan Sevr paçavrasına bakabilir. Hatta bakın, gazetelere göre alfabemizde w ve x harflerinin olmadığını bile konu edinmişler. Bakınız aslında bu daha ciddi bir itiraz olabilir. Bakalım Atatürk ilke ve inkılaplarını ağızlarından düşürmeyen çevreler buna ne diyecekler?
AB bizi almaz
TÜRKİYE'nin şahsiyeti, varlığı, tarihi, manevi dünyası, her şeyi bu AB hayranlığının ipoteği altına girmek durumunda. Halbuki nafile... Bizde zerre kadar Türklük kaldıkça AB bizi içine almaz. Hiçbir zaman da almam demez. Şuurlu olan O. Şuurlu olmayanlara ne demeli. Hiçbir şey. Çünkü faydası olmayacağı kesin. Sadece dua etmeli, 'Allah şuur versin' demeli diyeceğim ama rahmetli anamın sesi kulağımdan eksilmiyor: 'Oğul, olmayacak duaya amin deme!'

Ergun Göze /H.Tercüman







Bu haberin geldigi yer: Bozkurt NET
http://www.ulkuocagi.net

Bu haber icin adres:
http://www.ulkuocagi.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1708